1. Programlı öğretim alanında, içeriğin basitten karmaşığa, bilinenden
bilinmeyene doğru bir sıra izleyecek biçimde düzenlenmesi beklenir.
Böyle bir düzenleme, programlı öğretimin dayandığı temel dayanaklardan
hangisinin uygulanmasını sağlamak içindir?
A) Etkin katılım
B) Küçük adımlar
C) Doğru cevaplar
D) Bireysel hıza göre ilerleme
E) Geribildirim sağlama
Yanıt B'dir.
Programlı öğretim modelinin beş temel ilkesi yardır. Bunlardan biri de
küçük adımlar ilkesidir. Buna göre, programlı öğretim materyalinde öğrenci,
kendi hızına göre ve basitten karmaşığa, kolaydan zora doğru ilerlemektedir.
2. Dersin başında öğrencilerin, öğrenmeye İstekli hale getirilmesinin
nedeni aşağıdakilerden hangisidir?
A) Dersin içeriği hakkında bilgi verme
B) Hazırbulunuşluk düzeyini artırma
C) Hedeflenen davranışı öğrenmeye güdüleme
D) öğrenciler arasında etkileşim sağlama
E) Kullanılacak yöntem ve teknikleri tanıtma
Yanıt C'dir.
Bir öğretmenin etkili ve nitelikli biçimde öğretim yapabilmesinde, dersin
başında öğrencilerin derse karşı ilgi duymalarını sağ- laması önemli bir
husustur. Bu bakımdan öğretmenin, dersin başında öğrencileri derse güdülenmelerini
sağlamalıdır.
3. Bir öğretmen sınıf içi öğretim etkinliklerini düzenlemek istemektedir.
Ancak öğrenciler arasındaki bireysel farklılıkları dikkate almak istemektedir.
Bu durumda aşağıdakilerden hangisine öncelik vermelidir?
A) İçeriği sunmak için ayrılan süreyi artırmak
B) Her öğrenciye uygun içerik sunmak
C) İçeriği, örneklerle zenginleştirmek
D) Çeşitli yöntem ve tekniklerden yararlanmak
Yanıt E'dir.
Öğretmenin derste bireysel farklılıkları ortaya çıkarmasında en temel
faktör, her bireyin yetenek, bilgi ve becerisine ayrı ayrı hitap eden
yöntem, teknik ve araç-gereçleri kullanması ve öğrencilerin bizzat aktif
katılımlarını sağlamasıdır.
4. Öğrenci düzeyine uygunluk ilkesinin sınıf
içinde etkili bir biçimde uygulanması İçin
aşağıdakilerden hangisine öncelik verilmelidir?
A) İçeriğin açık, net ve anlaşılır bir biçimde
sunulması
B) Öğrencilerin hazırbulunuşluk durumunun dikkatine alınması
C) Öğrenciler arası etkileşimin artması
D) Grupla çalışma tekniklerinin uygulanması
E) Öğretmenin öğretim sürecinin dışında
kalması
Yanıt B'dir.
Bir dersin veya konunun öğretiminden önce hemen her öğrencinin o ders
veya konuya karşı sahip olduğu yeterlikler benzerlik gösterir, yani öğrencilerin
o konuyla ilgili başta fazla bilgileri yoktur, öğrencilerin o derse veya
konuya karşı sahip oldukları bilgi, beceri düzeyine hazır bulunuştuk denir.
Öğretmenin etkili öğretim yapması için, öğrencilerin konuyla ilgili ne
bilip ne bilmediklerinin yani hazır bulunuşluk düzeylerini dikkate alması
gereklidir.
5. Öğrencilerin etkili ve kalıcı öğrenmeye sahip olmalarında aşağıdakilerden
hangisi en temel etkiye sahiptir?
A) Kaynaklardan okumayla
B) Başkalarından dinlemeyle
C) Dinleme ve okumayla
D) Dinleme ve görmeyle
E) Yapma ve açıklamayla
Yanıt E'dir.
Yapılan araştırmalara göre, bireylerin öğrenmelerini ve hatırlamalarını
en güçlü kılan ortamlar, özellikle uygulamaya dayalı öğretimin gerçekleştiği
ortamlardır. Bu da öğrencilerin bizzat yaparak ve yaşayarak öğrendikleri
bilgilerde kalıcılık düzeyi en yüksektir.
6. Öğretim sürecinde öğretmenin öğrencilerine geribildirim vermesinin
en önemli yararı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Öğrencilerin dikkatinin konuya çekilmesi
B) Sınıf içi etkileşim düzeyinin artması
C) Gerekli uyarı ve düzeltmelerinin zamanında yapılması
D) Konuyla ilgili örneklerin çoğaltılması
E) Öğrencilerin derste sıkılmalarının önlenmesi
Yanıt C'dir.
Öğretme-öğrenme sürecinde dönüt, öğretmenin öğrencilere derste veya sınavda
sorulan soruyu açıklamak veya düzeltmek amacıyla verdiği geribildirimdir.
Bunun en önemli yararı, öğrencilerin yaptıkları hataların veya eksikliklerin
neler olduğunu ortaya çıkarmasıdır.
7. Sınıf içi öğretim etkinlikleri düzenlenirken
yaşama yakınlık ilkesi üzerinde önemle durulmalı ve etkinlikler bu doğrultuda
uygulanmalıdır.
Aşağıdakilerden hangisi Öğretmenin bu ilkeyi uyguladığının bir göstergesidir?
A) İhtiyaç duyulan bilgi ve becerileri öğretmesi
B) İçeriğe ayırdığı süreyi azaltması
C) Kendisinin öğretim sürecinin merkezin de yer alması
D) İçeriğin eksiksiz ezberlenmesinde önem vermesi
E) Sınıf içinde bireysel çalışmayı özendirmesi
Yanıt A'dır.
Öğrencilerin derste öğrendikleri bilgi, beceri ve tutumları gerçek hayatta
kullanabilmeleri için, söz konusu edinimlerin gerçek hayatla ilişkili
olması gerekir. Aksi halde, bu bilgilerin pratikte hiç bir faydası yoktur.
Bu bakımdan, öğretmen dersini anlatırken örnek veya uygulamaların hep
hayatla ilişkisini kurmaya özen göstermelidir.
8. Öğretmenin sınıf içi öğretim etkinlikle rinde beden dilini etkili kullanmasının
en önemli yararı, aşağıdakilerden hangisidir?
A) Öğrencilerin dersi sıkılmadan izlemesi
B) Öğretmenin içeriği daha kısa sürede sunması
C) Öğretmenin mesajı daha güçlü ve etkili iletmesi
D) Konuyla ilgili örnek çeşitliliğinin sağlanması
E) Öğrenciler arasında etkileşimin artması
Yanıt C'dır.
İletişimde karşıdaki bir kişiyle etkili bir iletişim kurabilmenin yollarından
birisi de uygun jest ve mimiklerin kullanılmasıdır. Bu da, iletilmek istenen
mesajın, karşı tarafa daha etkili ve doğrudan ulaşmasını sağlar.
9. Yukarıdaki açıklamada aşağıdaki öğretim ilkelerinden hangisiyle ilgilidir?
A) Öğretmen, öğrencileri içeriğe yönlendirmelidir.
B) Öğrencilerin olgu ve olayları çok yönlü olarak değerlendirmesi sağlanmalıdır.
C) Öğrencinin hazırbulunuşluk düzeyi dikkate alınmalıdır.
D) Bilginin teorik temellerine inilmelidir.
E) Öğrencilerin yaşayarak öğrenmesi sağlanmalıdır.
Yanıt E'dir.
Öğrencilerin yaparak ve yaşayarak öğrenmesi, onlara bu tür ortamların
sunulması, onların daha nitelikli öğrenmelerine ve daha başarılı olmalarına
katkı sağlayacaktır.
10. Öğrenciler öğrenmeye güdülenerek süreçte etkin şekilde yer aldıklarında
aşağıdakilerden hangisi sınıf İçinde ortaya çıkabilir?
A) Verilen bilginin öneminin artması
B) Öğretmenin, sürecin merkezinde yer alması
C) Teorik bilgi ve uygulama arasında denge kurulması
D) Disiplin sorunlarının azalması
E) Öğretmenin rehberliğine gerek kalmaması
Yanıt D'dir.
Bir öğretmenin derste öğrencilerini güdüle-mesiyle aktif biçimde derse
katılımlarını sağlaması ve çeşitli ders içi ve ders dışı etkinlikler yaptırmasının
en büyük kazançlarından birisi,.öğretmenin ders boyu konuşmasından ve
bilgiyi aktaran tek kişi olmaktan çıkmasıdır. Bu bakımdan, yanıt D'dir.
11. Sınıf içinde bir sorunla karşılaşan öğretmenin incelikte aşağıdakilerden
hangisini göz önüne alması gerekir?
A) Öğrencilerin isteklerini
B) Sorunun niteliğini
C) İşlenen konunun özelliklerini
D) Okulun amaçlarını
E) Okulun toplumsal çevresini
Yanıt B'dir.
12. Öğretme-öğrenme süreçleri üzerinde aşağıdakilerden hangisinin etkisi
en azdır?
A) Öğrencilerin
B) Öğretmenlerin
C) Öğretim programlarının
D) Doğal çevrenin
E) Ölçme değerlendirme süreçlerinin
Yanıt D'dir.
Öğretme-öğrenme süresinin niteliğini birinci derecede etkileyen faktörler;
öğrencilerin yetenek ve becerileri, öğretmenlerin kaliteleri, öğretim
programının niteliği ve ölçme-değerlendirme süreçleridir. Buna karşın,
doğal çevrenin öğretme-öğrenme sürecindeki etkisi daha sınırlıdır.
13. Sınıf içi disiplin sorunlarını azaltmada öğretmenin yararlanacağı
en uygun yaklaşım aşağıdakilerden hangisidir?
A) Karşılıklı güven ve saygıya dayalı bir ortam oluşturma
B) Öğrencilerin görev ve sorumluluklarını belirleme
C) Öğretim için ayrılan sürenin bir kısmını disiplin konusuna ayırma
D) Sorun yaratan öğrencilere yaptırım uygulama
E) Sorunların çözümü için okul yönetiminden yardım isteme
Yanıt B'dir.
Öğretmenin disiplin sorunlarını azaltmak için yararlanması gereken önemli
bir husus özellikle öğrencilere çeşitli sorumluluklar vermek ve görevlendirmelerde
bulunmaktır. Böylece, öğrenciler kendilerini bu görevlerden sorumlu tutacakları
için, daha çok öğrenmeye ve daha az sorun çıkarmaya başlayacaklardır.
14. Aşağıdakilerden hangisi, tam öğrenme modeline göre, öğretim hizmetinin
niteliğini belirleyen etkenlerden biri değildir?
A) İpuçları
B) Öğrenci katılımı
D) Pekiştirme
C) Disiplin önlemleri
E) Dönüt-düzeltme
Yanıt C'dir.
Tam öğrenme, öğrencilere çeşitli öğrenme fırsatları ve uygun ortamlar
sağlandığında her öğrencinin tam öğrenmeyi başarabileceğini savunan bir
eğitim modelidir. Bu modelin temel unsurları ise, uygun ipucu verme, öğrencileri
derse katma, çeşitli pekiştirmelerde bulunma ve dönüt-düzeltmelerde bulunmadır.
Disiplin önlemleri tam öğrenme modelinde yoktur.
15. Sınıf içi öğretme-öğrenme süreçlerinde konu merkezli yaklaşımları
benimseyen bir öğretmen aşağıdakilerden en çok hangisine ağırlık verir?
A) Öğrenci katılımına
B) İçeriğin ayrıntılarına
C) işbirlikli öğrenmeye
D) Çok yönlü etkileşime
E) Grup çalışmasına
Yanıt B'dir.
Konu merkezli yaklaşım, bir öğretmen merkezli yaklaşımdır. Yani, bu yaklaşımda
öğretmen konuya hakim ve öğrenciler pasif durumdadır. Buna göre, öğretmen
derste en çok konunun yani içeriğin tam olarak öğretilmesine önem verir.
16. Sınıf içi öğretme-öğrenme süreçlerinde, öğrenci merkezli yaklaşımların
öğretmenler tarafından tercih edilmesi aşağıdakilerden hangisini ön plana
çıkarır?
A) İşbirliği ve grupla çalışmayı
B) Ezbere dayalı öğrenmeyi
C) Yazılı kaynaklardan yararlanmayı
D) İçerik üzerinde yoğunlaşmayı
E) Sunuş yoluyla öğrenmeyi
Yanıt A'dır.
Öğrenci merkezli yaklaşımın temelinde, öğrencilerin istek, beklenti ve
ihtiyaçları göz önünde bulundurulur. Öğrenci merkezli yaklaşımda ayrıca,
öğrencilerin grup çalışmalarıyla, işbirliği içinde çalışmalar sergilemeleri
yoluyla aktif katılımlarının sağlanması amaçlanır.
17. Birlikte öğrenme yöntemi, farklı yeteneklerdeki öğrencilerin bir araya
getirildiği grupların oluşturulmasını kapsayan bir işbirlikli öğrenme
yaklaşımıdır.
Bu yöntemin uygulanmasının temel nedeni aşağıdakilerden hangisidir?
A) Grup üyeleri arasında yarışmayı özendirme
B) Öğrencilerin güçlü yönlerini ortaya çıkararak geliştirme
C) Öğrencilerin birbirlerini kontrol etmelerini sağlama
D) Öğrencilerin ilgi görmelerine olanak sağlama
E) Öğrenciler arasındaki arkadaşlık bağlarını güçlendirme
Yanıt E'dir.
Birlikte öğrenme yönteminin en önemli avantajı, öğrencilerin grup içinde
birbirlerini tanıyarak ve destekleyerek aktif ve işbirliğine dayalı öğrenmelerinin
desteklenmesidir. Buna göre, bu yöntemde öğrenciler arasındaki arkadaşlık
bağlarının güçlenmesi amaçlanır.
18. Buluş yoluyla öğretim yaklaşımında, öğretmenin temel görevi aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Öğrencilere bulamayacakları bilgileri bulmalarında yardımcı olma
B) Anlaşılması zor olan konuları anlaşılır hale getirici önlemler alma
C) Öğrencileri, grup halinde çalışmaya ve öğrenmeye özendirme
D) Öğrencilere, deney, gözlem, vb.nin nasıl yapılacağı konusunda yardımcı
olma
E) Öğrencilere deneyimler kazandırarak, bilgiye kendilerinin ulaşmasını
sağlama
Yanıt E'dir.
Buluş yoluyla öğrenme yaklaşımında, öğretmenin görevi sunmak değil daha
çok öğrencilere bilgileri buldurmaktır. Bunun için de bol bol örnekler
vermekte ve öğrencilere söz hakkı vermektedir. Bunun yanında, öğretmen
öğrencilere deneyimler kazandırarak, onların bilgilere bizzat kendilerinin
ulaşmasına yönelik fırsatlar sunmaktadır.
19. Sunuş yoluyla öğretme yaklaşımını etkili bir biçimde kullanmak isteyen
bir öğretmen aşağıdakilerden hangisini öncelikli olarak gözönünde bulundurmaz?
A) İçeriği düzenli ve anlamlı biçimde sunmaya çalışma
B) İlke ve genellemeleri dolaylı olarak tanıtmaya çalışma
C) İçeriğin aktarılmasına ayrılan süreyi ekonomik kullanma
D) Sınıfta seviye grupları (homojen gruplar) oluşturma
E) Konuyla ilgili öğrenmeleri bir problem üzerinde örneklendirme
Yanıt A'dır.
Sunuş yoluyla öğretme yaklaşımının temel özelliği öğretmenin aktif olması
ve konuları beyi bir sıraya ve tümevarımsal bir yöntemle sunmasıdır. Sunuş
yoluyla öğretim yapmak isteyeni bir öğretmen öncelikle, içeriği düzenli
ve anlamlı biçimde sunmak için hazırlık yapması gerekir.
20. Aşağıdakilerden hangisi yapısalcı öğrenme yaklaşımın (constructivism)
kullanıldığı eğitim uygulamalarının temel özelliklerinden biri değildir?
A) Değerlendirmede düşünme biçimine ağırlık verilmesi
B) Öğretme-öğrenme sürecinde öğrencinin etkin bir rolünün olması
C) Sınıf içi ve dışı etkinliklerin, öğrencinin problem çözme becerilerini
geliştirmeye yönelik olması
D) Sınıfın, bilgilerin aktarıldığı bir ortam olması
E) Genellikle birincil kaynak niteliğindeki öğretme-öğrenme materyalinin
kullanılması
Yanıt D'dir.
Yapısalcı yaklaşımda, öğrenci daha aktif durumdadır. Daha çok problem
çözme uygulamaları üzerinde durulur. İlk kaynaklara ulaşmak ve bilgi toplamak
amaçlanır ve çeşitli düşünme biçimlerine ağırlık verilir. Buna karşın,
yapısalcı yaklaşımda doğadaki hemen her ortam bir öğrenme çevresidir,
öğrenme sadece sınıfla sınırlı değildir.
21. Öğrenciler tarafından öğretmenin rehberliğinde konuyla ilgili örneklerin
açıklanmasını, karşılaştırılmasını ve örnek olmayan durumların ayırt edilmesini,
özelliklerin, ilişkilerin ve ilkelerin vurgulanmasını ve benzer etkinliklerle
yeni örneklerin geliştirilmesini içeren öğretim yaklaşımına ne denir?
A) Sunuş yoluyla öğretim
B) Buluş yoluyla öğretim
C) Tam öğrenme yoluyla öğretim
D) Birebir (bireysel) öğretim
E) Programlı öğretim
Yanıt B'dir.
Öğretmenin daha çok rehberlik yaptığı ve öğrencilere bilgileri bulmaya
yardım ettiği, öğrencilerin daha çok katılım gösterdiği, ilişkilerin ve
ilkelerin vurgulanmasını ve benzer etkinliklerle yeni örneklerin geliştirilmesini
kapsayan Öğretim yaklaşımı, buluş yoluyla öğretimdir.
22. Proje tabanlı öğrenme modelinden yararlanılan bir sınıfta aşağıdakilerden
hangisi öğrenciden beklenir?
A) Arkadaşlarıyla bir yarışma içinde olma
B) Olguları tekrarlayarak iyice ezberleme
C) Öğretmenin aktardığı bilgileri alma
D) İlgilendiği konuda keşfettiği bilgileri düzenleyerek sunma,
E) Öğretmeninden ve sınıf arkadaşlarından bağımsız olarak çalışma,
Yanıt D'dir.
Proje tabanlı öğrenme yaklaşımında, öğrencinin rolü belli bir konuyla
ilgili araştırma ve inceleme çalışmaları yaparak, bulduklarını organize
edip sınıfta sunmasıdır.
23. Aşağıda özellikleri belirtilen öğrenme yaklaşımı hangisidir?
- Karmaşık zihinsel beceriler gerektirir.
- Önceden öğrenilenlerin kullanılmasının yanı sıra, yeni bilgi ve becerilerin
kazanılmasına olanak sağlar.
- Öğretim amacıyla kullanılmasının yararlarını savunan eğitimcilerden
biri John Dewey'dir.
- Süreç olarak, sınamâ-yanılma, içgörü kazanma ve neden-sonuç ilişkilerini
bulma gibi bir dizi etkinliği kapsar.
Bu öğrenme yaklaşımı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Problem çözme
B) Eleştirici okuma
C) Tümdengelim
D) Deney yöntemi
E) Tekrar ve alıştırma
Yanıt: A'dır.
Karmaşık zihinsel becerilerin kullanılmasını, yeni bilgi ve becerilerin
kazanılmasına fırsat vermesi, özellikle John Dewey'in öncülüğünü yaptığı
ve daha çok deneme-yanılmaların, neden-sonuç ilişkilerinin yer aldığı
düşünme biçimi ya da öğrenme yaklaşımı problem çözmedir.
24. Öğretmen, öğretim sürecinde uygun metodu belirlerken aşağıdakilerden
hangisini gözönünde bulundurmak zorunda değildir?
A) Öğrencilerin ilgi, ihtiyaç ve beklentilerini
B) Kazandırılması gereken davranışları
C) İşlenecek konunun özelliklerini
D) Okulun sahip olduğu olanak ve kaynakları
E) Öğrenci velilerinin kişisel tercihlerini
Yanıt E'dir.
Öğretmenin, öğretim sürecinde uygun yöntemi seçerken dikkat etmesi gerekli
hususlardan bazıları, öğrencilerin özellikleri ve gereksinimleri, hedeflenen
davranışlar, konunun nitelikleri ve okulun sahip olduğu fiziki imkanlardır.
Buna karşın, öğrenci velilerinin kişisel tercihleri yöntem seçiminde rol
alan bir husus değildir.
25. Sınıf İçi öğretim etkinliklerinde gösteri (demonstrasyon) yönteminden
yararlanmayı düşünen öğretmen öncelikle aşağıdakilerden hangisini göz
önünde bulundurmalıdır?
A) Yöntemin öğrenci seviyesine uygun olup olmadığım
B) Gösterinin öğrencilerin ilgisini çekip çekmeyeceğini
C) Öğrencilerin gösteriyi nasıl izleyeceklerini
D) Gerekli araç-gereçlerin nereden sağlanacağını
E) Gösteri için gerekli sürenin bir ders saatine sığıp sığmayacağını
Yanıt: A'dır.
Tüm yöntemlerde öncelikle dikkate alınması gereken etken, kullanılması
düşünülen yöntemin öğrencilerin hazır bulunuşluk düzeylerine, gelişim
ve öğrenme düzeylerine uygun olup olmadığının belirlenmesidir. Buna göre,
gösteri yöntemini uygulamadan önce öğretmenin bu konuyu dikkate alması
gerekir.
26. Aşağıdaki öğretme-öğrenme yöntemlerinden hangisinin öğrencilerde
bilimsel ve bağımsız düşünme becerilerinin geliştirilmesinde diğerlerine
göre daha az etkisi vardır?
A) Laboratuvar uygulamaları
B) Proje çalışmaları
C) Güdümlü tartışma
D) Problem çözme
E) İnceleme-araştırma
Yanıt C'dir.
Öğrencilerin bağımsız düşünme becerilerinin geliştirilmesinde laboratuar
etkinliklerinin kullanılması, proje çalışmaları, yapmaları, problem çözme
faaliyetleri gerçekleştirmeleri ve inceme-araştırmalar yapmaları önemli
rol oynamaktadır. Buna karşın, güdümlü tartışma öğrencileri belli doğrultuda
ve tek yanlı biçimde düşünmelerini sağlayacağından bağımsız düşünmelerinde
olumsuz rol oynamaktadır.
27. Öğretme-öğrenme sürecinde, eleştirici ve yargılama olmaksızın bir
konu üzerindeki düşüncelerin yüksek sesle dile getirilmesi esasına dayanır.
Yaratıcı düşünmeyi geliştirmeye ve seçenek üretmeye yöneliktir. Bu teknik
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Problem çözme
B) Beyin fırtınası
C) Tartışma
D) Soru-cevap
E) Rol yapma
Yanıt B'dir.
Öğretme-öğrenme sürecinde son yıllarda en çok kullanılan ve öğrencilerin
hiçbir sınırlama olmaksızın akıllarına gelen her şeyi ifade etmelerine
ve yaratıcı biçimde düşünmelerine olanak sağlayan teknik beyin fırtınasıdır.
28. Aşağıdaki yöntem veya tekniklerin hangisinden yararlanıldığında öğrencilerin
öğretim sürecine aktif katılımı en aza iner?
A) Soru-cevap
B) Tartışma
C) Problem çözme
D) Düz anlatım
E) Beyin fırtınası
Yanıt D'dir.
Tartışma yönteminde, problem çözme yönteminde, beyin fırtınası tekniğinde
ve soru-cevap yönteminde öğrenciler aktif öğretmen daha pasiftir. Düz
anlatım yönteminde ise tam tersi, öğretmen aktif ve öğrenciler pasiftir.
Buna göre, aktif katılımın en az olduğu yöntem düz anlatımdır.
29. Aşağıdakilerden hangisi gösteri (demonstrasyon) tekniğinin faydalarından
biridir?
A) Her türlü konuyu sunmayı kolaylaştırması
B) Kalabalık sınıflarda kolay uygulanması
C) Sürenin dikkat düzeyine göre ayarlanabilmesi
D) Ön hazırlık gerektirmemesi.
E) Göze ve kulağa seslenerek ilgi çekmesi
Yanıt E'dir.
Gösteri yöntemi, herhangi bir nesnenin, aracın veya makinenin sınıfta
öğrencilere gösterilmesini içeren bir yöntemdir. Bu yöntemin en önemli
faydası, söz konusu nesne veya objenin sınıf ortamında sunumunun yapılmasa
öğrencilerin hem gözlerine hem de kulağa hitap etmesidir. Bu şekilde öğrencilerin
derse ve konuya olan ilgi ve dikkatleri artacaktır.
30. Son yıllarda uygulamalara bakıldığında, ev ödevlerinin en çok hangi
amaçla kullanıldığı görülmektedir?
A) Öğrencinin evdeki zamanını boşa geçirmemesinin sağlanması
B) Öğrencilerin yardımlaşma duygularının geliştirilmesi
C) Okulda kazanılan bilgi, beceri ve davranışların pekiştirilmesi
D) Öğrenmelere aile bireylerinin katkılarının sağlanması
E) Öğretmenin bireysel başarıları değerlendirmesinin kolaylaştırılması
Yanıt C'dir.
Öğretmenlerin öğrencilere ev ödevi vermelerinin temel gerekçesi, okulda
yapılan öğretme-öğrenme faaliyetlerinde çeşitli konularda eksiklikleri
bulunan öğrencilerin, eksik olan bu bilgi ve becerilerini tamamlamaları
ve daha iyi öğrenmelerinin sağlanmasıdır.
31. Aşağıdakilerden hangisi "ölçme" işlemine örnek olamaz?
A) Öğrencileri kısadan uzana doğru dizerek onların boy sıralarını belirleme
B) Öğrencilerin projelerini 1 ile 10 arasında derecelendirme
C) Hangi puanı alanların derste başarılı sayılacağını gösteren bir sınır
belirleme
D) Öğrencilerin yazılarındaki yazım yanlışlarını sayma
E) Bir sınavda, verilen cevaplara bakarak öğrencilerin kaç puan alacaklarını
belirleme
Yanıt C'dir
Öğrencilerin başarılı sayılıp sayılamayacaklarına ilişkin karar verebilmek
için karar vericinin elinde bir sınır olmalıdır. Söz konusu bu sınırın
belirlenmesi işlemine ölçmede "ölçüt belirleme" adı verilir. A, B, D ve
E seçeneklerindeki durumlar ölçme işlemine örnek oluşturmaktadır.
32.
I. İş deneyimi altı yılın üstünde olanlar işe alınmıştır.
II. Lale tatile gitmeden önce tartılmış, 50 kg gelmiştir.
III. Hale ortalamanın üstünde puan alarak sınıfını geçmiştir.
IV. Jale ÖSS'den puanı 208 dir.
Yukarıdakilerden hangilerinde "değerlendirme" yapılmıştır?
A) I ve II
B) I ve III
C) II ve IV
D) II ve IV
E) III ve IV
Yanıt: B'dir.
Değerlendirme, ölçme sonucunun bir ölçütle karşılaştırılarak ölçme sonucu
hakkında karar verilmesidir. II ve IV. Durumlarda yalnızca ölçme yapılmıştır.
I.. durumdaki altı yıl çalışma süresi ve III. Durumda ortalamanın üzerinde
puan alarak sınıfını geçmesi değerlendirmedir.
36. Aşağıdakilerden hangisi "mutlak değerlendirme"ye bir örnektir?
A) Bir şirkete, sınavda en yüksek başarıyı gösteren beş kişi almak
B) Ortalamanın bir standart sapma üstünde puan alanları başarılı kabul
etmek
C) Yüksek lisans programında en başarılı beş kişiyi doktora programına
almak
D) Sınıftaki başarı sıralamasında en geride kalan 15 kişiyi yetiştirme
kursuna almak.
E) Sınavda 70 ya da üstünde puan alanları başarı kabul etmek
Yanıt E'dir.
Mutlak değerlendirmede belli bir standart ölçüte göre değerlendirme yapılmaktadır.
E seçeneğinde standart bir ölçüt verilmiştir.
36. Test planında yapılması gereken bazı işlemler, önce aşağıda sıralanmıştır.
1. -------------
2. Yoklanacak davranışların belirlenmesi
3. Belirtke tablosunun hazırlanması
4. -------------
5. Test maddelerinin (soruların) yazılması
6. Maddelerin (soruların) test düzenine konması
Bu sıralamada, 1 ve 4 numaralı satırlara
hangi işlemler getirilmelidir?
A) 1. Sınav amacının belirlenmesi
4. Kullanılacak madde (soru) türünün belirlenmesi
B) 1. Sınav amacının belirlenmesi
4. Cevapları puanlama şeklinin belirlenmesi
C) 1. Test yönergesinin yazılması
4. Cevaplama süresinin belirlenmesi
D) 1. Sınavda kapsanacak konuların belirlenmesi
4. Cevapların nereye, nasıl yazılacağının belirlenmesi
E) 1. test yönergesinin yazılması
F) 4. Sınavda kapsanacak konuların belirlenmesi
Yanıt A'dır.
Bir test planı amacın belirlenmesi ve açıkça ifade edilmesiyle başlamalıdır.
Bu aşama en temel basamaktır. Diğer tüm basamaklar bu ilk aşamaya göre
biçimlenecektir. Bu anlamda C ve D seçenekleri ilk elenecek seçeneklerdir.
5. basamakta soruların yazılması dikkati çekmektedir. Bu aşamanın gerçekleşebilmesi
4. basamakta soruların türünün belirlenmiş olmasına bağlıdır.
35. Okul öğrenmelerinin ölçülmesinde öğretmenler, "tamamlama" veya "boşluk
doldurma" tipi sorular hazırlarken genellikle, kitaptaki bir ifadeyi aynen
almakta, bu ifadenin içinden bir sözcüğü ya da sözcük grubunu çıkarmakta
ve öğrenciden çıkarılan bu sözcüğü ya da sözcük grubunu bulmasını istemektedir.
Bu tür soruları kullanmanın en temel dezavantajı aşağıdakilerden hangisidir?
A) Puanlamanın çok zaman alması
B) Kesin bir yanıt bulmanın zor olması
C) Kopya çekmeyi kolaylaştırması
D) Öğrencileri ezbere yöneltmesi
E) Öğrenme farklarını gösterme gücünün az olması
Yanıt D'dir.
Boşluk doldurma ve tamamlama gerektiren soru türlerinin en önemli özelliği
cevaplayıcının dilediği cevabı yazmakta özgür olmasıdır. Ancak cevaplayıcılar
doğru cevabı yazabilmek için sorunun hazırlanma olasılığı bulunan kaynaklardaki
cümleleri kalıp olarak ezberleme eğilimi gösterirler.
36. Bir öğretmen, dersini işlerken konunun belirli bölümlerini tamamladığında,
öğrencilere öğrenmeleri gereken kritik davranışları yoklayan sorular sormakta
ve böylece öğrencilerini henüz kazanmadıkları davranışları saptamaktadır.
Bu yolu takip eden öğretmenin temel amacı aşağıdakilerden hangisi olabilir?
A) Öğrencilerin ilgilerini bu dersteki konulara çekmek.
B) Davranışlar arasında ne gibi ilişkiler bulunduğunu incelemek
C) Öğrencilerin derse hazırbulunuşluk düzeylerini belirlemek
D) Öğretimin, hangi davranışları öğretmede etkisiz kaldığını saptamak
E) Öğrenciler arasındaki öğrenme düzeyi farklılıklarını ortaya koymak
Yanıt D'dir.
Tüm seçenekler ders işlenirken sık soru sorma davranışına gerekçe olarak
sayılabilir. Ancak soru kökündeki temel amacı ifadesi D seçeneğini zorunlu
kılmaktadır.
Öğretmen sık sorular sorarak aldığı cevaplardan öğretimin niteliğine ilişkin
yargılarda bulunabilir.
37. Eğitimdeki ölçme ve değerlendirmeler çoğunlukta amaçlara yöneliktir.
I. Öğrenme eksiklerini belirleme
II. Öğrenme düzeyini saptama
III. Öğrencileri tanıma
Bu üç amaçla yapılacak ölçme ve değerlendirmelerin zamanı, aşağıdakilerden
hangisinde doğru olarak sunulmuştur?
Dönemin (Dersin Başı) Ünitelerin (Konuların Sonu) Dönemin (Dersin Sonu)
A III I II
B I III II
C II I III
D I II III
E III II I
Yanıt A'dır.
Doğru sıralama A seçeneğinde verilmiştir. Söz konusu faaliyetler öğrenicilerin
tanınmasıyla başlatılabilir. Bu anlamda B, C ve D seçenekleri ilk olarak
elenmelidir. Öğrenme eksikliklerinin belirlenerek öğrenme süreci planlanır.
Öğrenme eksikliklerine göre içerik hazırlanır, eğitim etkinlikleri planlanır
ve kullanılacak araç-gereçler hazırlanır. Öğretim süresi sonunda ise öğrencilerin
süreci nasıl değerlendirdikler bir başka deyişle, öğrenme düzeylerini
saptama işlemi gerçekleştirilir.
38. Okulda öğrenmelerinin ölçülmesinde genellikle kağıt kalem testleri
kullanılır.
Aşağıdakilerden hangisi bu testlerin sonuçlarına karışabilen hata kaynaklarından
biri değildir?
A) Puanlamayı yapan kişinin yansızlık derecesi
B) Ölçme aracının ölçülecek davranışları kapsama derecesi
C) Ölçme yönteminin, ölçülen davranışlara uygunluğu
D) Öğrencilerin testteki soruları yanıtlamaya isteklilik dereceleri
E) Öğrencilerin yoklanacak davranışları öğrenme düzeyleri
Yanıt B'dir.
Ölçme aracının ölçülecek davranışları kapsama derecesi, kağıt-kalem testlerinin
sonuçlarına karışabilecek hata kaynaklarına özgü bir durum değildir. Bir
aracın kapsama derecesi o araçtaki madde (soru) sayısı ile ilişkili bir
durumdur. A, D ve E seçeneklerindeki örnek durumlar tesadüfi hatalara
birer örnektir. C seçeneğin ise sistematik hataya uyan bir örnek olduğu
söylenebilir.
39. Bir lise öğretmeni, daha önce kullandığı dört seçenekli sorularını,
seçenek sayısı artırarak beş seçeneğe çıkarmıştır.
Öğretmenin, bu değişikliği aşağıdakilerden hangisini gerçekleştirmek amacıyla
yapmış olabilir?
A) Şans başarısını azaltmak
B) Testin kapsamını zenginleştirmek
C) Puanlamayı kolaylaştırmak
D) Çeldiricilerin aynı derecede çalışmasını sağlamak
E) Soruları güçleştirmek
Yanıt A'dır.
Cevabı, verilen seçeneklerden bulma davranışı gerektiren sorularda doğru
cevabı şansla bulma olasılıkları iki seçenekli sorunun %50, üç seçenekli
bir sorunun %33.3, dört seçenekli bir sorunun %25'dir. Bu yüzdeliklerin
belirlenmesi 100'ün seçenek sayısına bölünmesiyle bulunmaktadır. Dolayısıyla
5 seçenekli olması durumunda doğru cevabı şansla bulma olasılığı düşecektir.
40. Bir yüksek lisans giriş sınavına ait yanıt kağıtlarını, ilgili anabilim
dalında bulunan öğretim elamanları okumuştur. Daha sonra, bu öğretim elemanlarının
verdikleri puanların tutarlılığına bakılmıştır.
Bu yaklaşım aşağıdakilerin hangisi için uygun bir örnek oluşturur?
A) Anahtara göre puanlama yapma
B) Puanlama anahtarı hazırlama
C) Düzeltme puanı kullanma
D) Puanlama güvenirliğini saptama
E) Değerlendirme için ölçüt belirleme
Yanıt D'dir.
Bir sınıfa ait cevap kağıtlarının birden çok puanlayıcıya okutturulmasının
amacı puanlama sırasında kaynaklanabilecek tesadüfi hataların belirlenmesi
ve düzeltilmesidir. Bu tür bir yöntemde örneğin puanların toplamlarından
kaynaklanan eksik ya da fazla puan hesaplamaları, puanlanmamış soruların
belirlenmesi vb. hatalar düzeltilebilir.
41. Bir başarı testinden elde edilen puanların güvenliğinin bir tanımı
aşağıdakilerden hangisidir?
A) Soruların konulara uygun şekilde dağıtılmış olması
B) Test puanlarının tesadüfi hatalardan arınık olma derecesi
C) Soruları, sadece yoklanan davranış öğrenmiş olanların cevaplayabilmesi
D) Test puanlarıyla, öğrencinin gelecekteki başarısının yordanabilmesi
E) Soruların, testin amacına hizmet etme derecesi
Yanıt B'dir.
Güvenirlik ölçmenin tutarlılığı ile ilgilidir. Güvenirlik, bir aracın
tesadüfi hatalardan arınıklık derecesini temsil eden bir değerdir. Hata
kavramı ile güvenirlik ölçmede yapışık ikizlere benzetilebilir. Bu kavramlar
bir birbirleriyle açıklanabilir kavramlardır.
42. Bir başarı testinde kapsam geçerliği yüksek ise aşağıdaki sonuçların
hangisi doğrudur?
A) Tutarlı ve kararlı sonuçlar veren bir testten yararlanıldığı
B) Testteki soruların pek çoğunu öğrencilerin doğru olarak yanıtlayabildikleri
C) Testteki soruların konu alanını iyi bir şekilde örneklediği
D) Testteki soruların güçlük düzeylerinin, gerçekleşmesi beklenen öğrenme
düzeylerine uygun olduğu
E) Öğrencilerin testteki soruları yanıtlamaya çalıştıkları
Yanıt C'dir.
Kapsam geçerliği, bir bütün olarak testin ve testteki her bir maddenin
maksada ne derece hizmet ettiğidir. Kapsam geçerliği, o testteki toplam
maddelerin ölçülecek davranışları ve konu içeriğini örnekleme derecesine
ve testteki her bir maddenin ölçmek istediği davranışı ne derece iyi ölçtüğüne
bağlıdır. Ölçme konusu evreni yeterli ve dengeli olarak örnekleyen ve
kapsadığı maddelerin her biri ölçmek istediği davranışı gerçekten ölçen
bir test, kapsam geçerliğine sahiptir.
43. Aşağıdakilerin hangisinde, yordama geçerliği incelenmektedir?
A) Hazırlanan soruların, belirli bir alanda öğrenilenleri temsil edip
etmediğinin incelenmesi
B) Ölçme aracının öğretimde, bir üst düzeyde başarılı olacak öğrencileri
seçme özelliğinin incelenmesi
C) Bir grup öğrencinin iki dersteki başarılarının karşılaştırılması
D) Bir ölçme aracının, birkaç hafta arayla aynı gruba tekrar uygulanması
ve elde edilen puanlar arasındaki ilişkinin incelenmesi
E) Hazırlanan bir testin farklı düzeylerdeki öğrenci gruplarına uygulanması
ve bu grupların başarılarının karşılaştırılması
Yanıt B'dir.
Yordama, istatistiksel teknikler kullanılarak ve bilinenlerden yararlanılarak
bilinmeyi durumlar hakkında yapılan geleceğe yönelik tahminlerde bulunma
işlemidir. Bir testin yordama geçerliği, o testten elde edilen puanlarla
testin yordamak için düzenlendiği değişkenin doğrudan ölçüsü olan ve daha
sonra elde edilen ölçüt arasındaki korelasyondur.
44. Aşağıda, aynı değişkenle ilgili bir ölçümler dizisi ile ilgili dört
tanım verilmiştir.
I. En yüksek frekansa sahip olan değer
II. Büyüklük sırasına konmuş ölçümler dizisinin tam ortasındaki değer
III. Ölçümlerin toplamının ölçüm sayısına bölünmesiyle elde edilen değer
IV. En büyük ölçüm ile küçük ölçüm arasındaki fark
Aşağıdakilerden hangisi bu tanımarla karşılık gelen kavramlar doğru olarak
verilmiştir?
I II III IV
A Medyan Mod StandartSapma Ranj
B Medyan Ranj Aritmetik Ortalama Medyan
C Ranj StandartSapma Aritmetik Ortalama Medyan
D Mod Medyan Aritmetik Ortalama Ranj
E Mod Medyan StandartSapma AritmetikOrtalama
Yanıt: D'dir.
İstatistik kavramların doğru sıralanması ve tanımlanması D seçeneğindeki
gibi olmalıdır.
45, 46 ve 47. soruları aşağıdaki bilgilere göre cevaplayınız.
Aşağıdaki tabloda numaralamış beş sorunun doğru cevaplanma yüzdeleri (Pj)
ile ayırt edicilik değerleri (rjx)
Soru Pj rjx
1 0,35 0,60
2 0,40 -0,35
3 0,80 0,10
4 0,25 0,15
5 0,85 0,50
45. Eğer düzeltilemiyorsa yukarıdaki sorulardan hangisi, testten mutlaka
çıkarılmalıdır?
A) 1 B) 2 C) 3 D) 4 E) 5
Yanıt B'dir.
Bir sorunun p değeri o sorunun güçlüğünü temsil ederken değeri ayırt ediciliğini
göstermektedir. Güçlük derecesi o soruya doğru cevap veren öğrenci sayısının
teste katılan tüm öğrencilerin sayısına oran ile ilgilidir. Bu oran 0'a
yaklaştıkça sorunun güçlüğü arttırmaktadır. Ayırt edicilik sayısı ise
sorudaki davranışı bilenle bilmeyen öğrencilerin ayrılması amacıyla dikkate
alınır. Tablodaki 2. sorudaki ayırt edicilik katsayısının eksi değerde
olduğu dikkati çekmektedir. Bu o sorunun ayırt edicilik özelliğinin oldukça
kötü bir düzeyde olduğunu göstermektedir. Bir sorunun kolay olması için
p değeri büyük olmalıdır. Ayırt edici olması için de r değerinin büyük
olması gerekir.
46. Başvuran kişinin çok, seçilecek kişinin az olduğu bir sınavda kullanılacak
soruların çoğu, güçlük ve ayırt edicilik bakımından yukarıdaki sorulardan
hangisine benzer olmalıdır?
A) 1 B) 2 C) 3 D) 4 E) 5
Yanıt A'dır.
(Alınacak öğrenci sayısının başvuran öğrenci sayısından çok daha az olduğu
durumlarda güçlük düzeyi yüksek (0'a yakın), ayırt edicilik düzeyinin
de yüksek (1'e yakın) olması gereklidir. Tabloda bu koşulu en iyi temsil
eden soru A seçeneğinde verilmiştir.
47. Yukarıdaki sorulardan hangisi kolay ve ayırt edici bir sorudur?
A)1 B)2 C)3 D) 4 E) 5
Yanıt E'dir.
Bir sorunun kolay olması için P değerinin yüksek olması gerekmektedir.
Ayırt edicilik içinde rx değerinin büyük olması gerekir. Bu özelliği taşıyan
seçenek E'de verilmiştir.
48. Portfolyo, öğrencinin geçirdiği aşamaları gösterecek biçimde seçilmiş
örneklerden oluşur. Ayrıca eğitim süreci içerisinde öğrencinin gelişimini
kendisinin, velisinin ve öğretmenlerinin izleyebilmesine olanak sağlayan
bir ürünler bütünüdür.
Buna göre, aşağıdakilerden hangisi eğitim sürecinde portfolyoların kullanım
amaçlarından biri değildir?
A) Öğrencinin gelişimini kanıtlarıyla ve daha sağlıklı olarak izlemek
B) Öğrencinin yetenekleri ve ilgi alanları hakkında bilgi edinmek
C) Öğrencinin öğretim programındaki kritik davranışlarla ilgili eksik
öğrenmelerini belirlemek
D) Derslerin öğretim programındaki sınırlarına bağlı kalmadan, öğrencinin
çok yönlü gelişimi hakkında bilgi vermek
E) Öğrencinin gelecekteki öğretmenlerine onun hakkında bilgi sunmak
Yanıt C'dir.
Portfolyo değerlendirme sistemi öğrencilerin öğrenme süreçlerini gözlemeyi
amaçlamaktadır. Bu anlamda sonuç odaklı değil süreç odaklı bir değerlendirme
sistemidir. Öğrenme sürecinin başlangıcı ile gözlem yapılan süreç-süreçler
arasındaki gelişim seviyeleri belirlenir. Süreç değerlendirmede temel
amaç öğrencinin başarısının belirlenmesidir, başarısızlığının ya da eksikliğinin
değerlendirilmesi değildir.
49. Oyun sırasında rolünü unutan bir aktörü eleştiren yönetmen, aktörün
kendisini "Rolümü çok iyi öğrenmiştim." Diyerek savunması üzerine ona,
"Benn rolünü öğrenip öğrenmediğine, sahnede yaptıklarına bakarak karar
veririm" yanıtını vermiştir.
Yönetmenin aktöre verdiği yanıt, aşağıdaki yargılardan hangisini doğrulamaktadır?
A) Hatırlanmayan bir şey hiç öğrenilmemiştir.
B) Davranışta meydana gelen her değişme öğrenme sonucu değildir.
C) Öğrenme, yalnızca gözlenen davranışlardan anlaşılabilen içsel bir süreçtir.
D) Öğrenme, yaşantılar sonucu ortaya çıkar.
E) Öğrenilen bazı bilgiler unutulabilir.
Yanıt C'dir.
50. Bir banka reklamı için köpekler ve rakunlardan yararlanmaya karar
verilmiştir. Bu hayvanlara,bozuk paraları kumbaraya atmaları öğretilmeye
çalışılmıştır. Köpekler kısa sürede bu beceriyi kazanmışlar, bozuk paraları
ağızlarıyla kumbarayla atmışlardır. Rakunlar ise parayı kumbaraya atmak
yerine ön ayakları arasında tutmuşlardır. Pek çok deneme yapılmasına karşın,
hiçbir rakuna bu beceri öğretilememiştir.
Köpekler ile rakunlar arasında gözlenen bu fark, aşağıdakilerin hangisiyle
açıklanabilir?
A) Olgunlaşma
B) Türe özgü hazıroluş
C) Genel uyarılmışlık hali
D) Önceki öğrenilenlerin aktarımı
E) Güdülenme
Yanıt B'dir.
Türe özgü hazır oluş, organizmanın öğrenme materyalinin ya da durumunun
gerektirdiği niteliklere ya da özelliklere sahip olma durumu anlamına
gelmektedir. En tipik örnek, kuş uçmayı öğrenebilir, çünkü türüne ait
hazır bir donanımı bulunmaktadır (kanatları). Buna karşın bir tilkiye
uçmayı öğretemezsiniz, çünkü kanatları yoktur. Bu soruda da köpek jetonu
alıp kumbaraya atabilecek biyolojik donanıma, bir başka deyişle türüne
özgü ön koşullara sahiptir. Ancak rakun sahip değildir, rakun herhangi
bir nesneyi ağzıyla yerden alabilecek ve belli bir aralıktan atabilecek
biyolojik donanımdan yoksundur.
51. İlköğretim ikinci sınıfa devam eden bir öğrenci matematik dersinde
yer alan konulara öğrenirken arkadaşlarına geri çok fazla güçlük yaşamaktadır.
Bu öğrencinin yaşadığı güçlüğün nedeni aşağıdakilerin hangisindeki farklılıktan
dolayı olamaz?
A) Öğretme yöntemi
B) Zekâ düzeyi
C) Geçmişteki öğrenmelerin aktarımı
D) Derse ilişkin tutum
E) Öğrenme isteği
Yanıt A'dır.
Çünkü soruda sözü edilen öğrenci öğretme yönteminden dolayı bir güçlük
çekiyor olsaydı, diğer öğrenciler de aynı öğretme yöntemiyle öğrendikleri
için diğer öğrencilerin de öğrenmede güçlük çekmeleri gerekirdi. Öğrenmeyi
etkileyen unsurlar arasında, zeka düzeyi, geçmişteki öğrenmelerin aktarımı
derse ilişkin tulum, öğrenme isteği öğrencinin diğer arkadaşlarına göre
daha başarışız olmasına, daha az öğrenmesine neden olabilir.
52. Güdülenme öğrenmede önemli bir rol oynayan güdülerime içten güdülenme
ya da dıştan güdülenme şeklinde olabilir.
İçten güdülen/neye bir örnek aşağıdaki hangisinde verilmiştir?
A) Bir öğrencinin, öğretmenin vereceği ödülü kazanmak için sınavda başarılı
olmak istemesi
B) Bir gencin, sağlığına önem verdiği için denge beslenmeyle ilgili konuları
öğrenmek istemesi
C) Bir gencin, arkadaşlar ısrar ettiği için onlarla birlikte resim sergisine
gitmeyi kabul etmesi
D) Bir öğrencinin, ceza almak istemediği için disiplin sorunu çıkarmaktan
çekinmesi
E) Bir gencin, eleştirmenler tavsiye ettiği için Bir filmi izlemesi
Yanıt B'dir.
Bilindiği gibi güdülenme mekanizması şu şekilde işlemektedir: birey/organizma
bir ihtiyacı hisseder, ihtiyacı karşılamaya yönelik davranışta bulunur,
İhtiyacı karşılamasıyla tatmin duygusu yaşar. Bu üçlü döngü güdülenmeyi
oluşturur. Organizma iki türlü harekete geçebilir, kendi kendine, yani
içinden gelen bir yönelimle, ya da dışsal bîr yönelimle. Soruda bireyin
kendi içinden gelen bir ihtiyaç hissedip, kendi kendine davranışa yönelmesi
ve tatmin (öz-tatmin) duygusu yaşamısın? kapsayan içsel yönelim sorulmaktadır.
Diğer şıklarda birey (öğrenci) dıştan gelen yönelimlerle davranışa yönelmesine
karşın, B şıkkında sağlığına önem verdiği (sağlığına önem veren kendisidir.
Kimse onu sağlığına önem vermesi konusunda zorlamamaktadır. Daha önce
sağlığına önem vermesi konusunda ağı yönetimler olsa bile, bu yönelimleri
içselleştirmiştir.
53. Bir ressam, zihnindeki bir rengi elde etmek için farklı renklerde
boy değişik oranlarda karıştırıp en sonunda, hangi renkleri hangi oranda
karıştıracağını deneyerek istediği rengi elde edebileceğini bulmuştur.
Aşağıdaki öğrenme türlerinden hangisi ressamın, istediği bu şekilde bulmasına
bir örnektir?
A) Gözlem yoluyla öğrenme
B) Kavrama yoluyla öğrenme
C) Bilişsel öğrenme
D) Gizil öğrenme
E) Deneme-yanılma yoluyla öğrenme
Yanıt E'dir,
Çünkü ressam istediği rengi elde ederken çeşitli denemelerde bulunmuştur
ve istediği rengi elde edinceye kadarki denemelerinde yanılmıştır. Bu
denemelerin en sonunda istediği rengi elde etmiştir. Deneme yanılma yoluyla
öğrenme gerçekleşmiştir.
54. Dışarıda bulunan yiyeceğe ulaşmak için kafesin kapısını açmaya çalışan
bir şempanze, bir süre hareketsiz olarak çevresine baktıktan sonra aniden
kapının sağ tarafındaki kol kaldırıldığında açılabileceğini fark etmiştir.
Şempanzenin kapı ile kol arasındaki ilişkiyi fark edip kendisini istediği
sonuca ulaştıracak çözümü bulması, aşağıdaki problem çözme çeşitlerinden
hangisine bir örnektir?
A) Hazır modellerle
B) Kavrama yoluyla
C) Deneme-yanılma yoluyla
D) Tümevarım yoluyla
E) Tümdengelim yoluyla
Yanıt B'dir.
Kavrama yoluyla öğrenme, bilişsel öğrenme türleri içinde yer alır. B şıkkı
tam olarak Gestalt Psikolojisi ekolünden Köhler'in deneylerine benzemektedir.
Şempanze herhangi bir model gözlemlememiştir. Denemelerde bulunmamıştır.
Tümevarım, ya da tümdengelim yani parçadan bütüne ya da bütünden parçaya
inerek kapının nasıl açılacağını öğrenmemiştir. Kolu görmüş ve aniden
durumu kavramıştır.
55. Televizyondaki reklamları hiçbir zaman dikkatle izlemeyen bir kişi,
bir gün durup dururken bir reklam müziğini sözleriyle birlikte tekrarlamaya
başlamıştır.
Bir kişinin reklam müziğini sözleriyle birlikte tekrarlayabîlmesi aşağıdakîlerden
hangisiyle açıklanabilir?
A) Yetişkinlikte öğrenmenin çok hızlı bir biçimde gerçekleşebilmesiyle
B) Bazı reklam filmlerinin birçok kanalda yayınlanmasıyla
C) Reklam müziklerinin çok hareketli olmasıyla
D) Bazı öğrenmelerin, bilinçli bir çaba gösterilmeden gerçekleşmesiyle
E) Reklamların çoğunun müzikli olmasıyla
Yanıt D'dir.
Aslında sözü edilen öğrenme gizil öğrenmedir. Bu tür öğrenmeler bireyin
bilinçli bir çaba göstermesini gerektirmez. Hatta birey bir başka amaç
için (ya da soruda verildiği gibi herhangi bir amacı olmaksızın) çabalarken,
"kendiliğinden, özel bir çaba harcamadan, bilinçsizce" başka bir şeyi
örneğin her gün yürüdüğünüz yo!da; "Gazi Eczanesi"nin nerede olduğunu
öğrenmek için bir çaba sarf etmemenize karşın, biri size bu eczanenin
yerini sorduğunda sözü edilen eczanenin verini tarif edebilmeniz, bilinçli
bir çaba göstermeden eczanenin yerini örendiğinizi gösterir.
Soruda da reklam filminin müziğini öğrenmek için bilinçli bir çaba harcamayan
kişi {aynı reklam filminin birden fazla gösterildiğim, aynı yolun birden
fazla gidildiğini gözden kaçırmayınız) müziğini durup dururken söyleyebilir.
Not: kavrama yoluyla öğrenmeden farkı, kavrama yoluyla öğrenmede öğrenilecek
malzemeyi öğrenmek için bilinçli bir çaba gerekirken gizli öğrenmeden
bilinçli bir çaba gerekmez.
56. İlköğretim birinci sınıfa başlayan bir öğrenci, öğretim yılının ilk
aylarında iyi bir başarı göstermiş, ilerleyen aylarda ise başarısı düşmüştür.
Aşağıdakilerden hangisi bu çocuğun başarısındaki değişmenin bir nedeni
olamaz?
A) Okul öncesi eğitimde edinmiş olduğu bilgilerin başlangıçtaki öğrenmesine
katkı sağlamış olması
B) Öğrenme isteğinin ilk aylarda daha güçlü olması
C) Olgunlaşma düzeyinin ancak "kavlarda ele alınan konular için yeterli
olması
D) Öğrenme yaklaşımının ancak ilk aylarda ele alınan konular için uygun
olması
E) Öğrenme yeteneğinin giderek azalması
Yanıt E'dir.
Çünkü yeteneğin giderek azalması gibi bir durum söz konusu olamaz. Yetenek
doğuştan getirilen bir potansiyeldir ve eğitimin, çevrenin etkisiyle ortaya
akıp gelişebilir, giderek azalma göstermez.
57. Öğrencilerin derse devamlı çalışmalarını sağlamak için önceden tahmin
edilemeyen değişik ders saatlerinde küçük sınavlar yapan bir öğretmenin
bu davranışı, aşağıdaki pekiştirme tarifelerinden hangisini çağrıştırmaktadır?
A) Sabit oranlı
B) Değişken oranlı
C) Değişken aralıklı
D) Sürekli
E) Sabit aralıklı
Yanıt C'dir.
Bilindiği gibi "oran" pekiştirme miktarına, "aralık" ise pekiştirmenin
zamanlamasına işaret eder. Değişken aralıklı pekiştirme, pekiştirmenin
belli zaman aralıkları içinde yapılmadığını ifade eder. Öğretmen önceden
kestirilemeyen değişken (aralık) saatlerde sınav yapmaktadır.
58. Bir bebek acıktığı için, doğal olarak ağla makta ve sut biberonunu
görünce susmaktadır. Bu durum aşağıdakilerin hangisiyle açıklanabilir?
A) Edimsel koşullarıma
B) Klasik koşullanma
C) Kavrayarak öğrenme
D) Bilişsel öğrenme
E) Gözlem yoluyla öğrenme
Yanıt B'dir
Klasik koşullama ile edimsel koşullama arasındaki en önemli fark, pekiştirmenin
verime zamanıdır. Klasik koşullamada pekiştirme doğal uyaranın ta kendisidir
ve davranıştan önce verilir. Edimsel (operant) koşullamada ise önce organizma
davranışı yapar, ardından kendisine pekiştireç verilir. Soruda da önce
uyaran (süt biberonu) verilmiştir. Sonra davranış değişikliği görülmüştür
{ağlamanın kesilmesi)
59. Aşağıdaki seçeneklerden hangisi klasik koşullanma sonucu öğrenilmiş
olabilir?
A) Karanlık korkusu
B) Düzenli çalışma alışkanlığı
B) Yalan söyleme alışkanlığı
D) Güzel konuşma becerisi
E) Spor yapma alışkanlığı
Yanıt A'dır.
Psikomotor davranışlar genellikle edimsel koşullamayla öğrenilir, (birey/organizma
önce davranışı gerçekleştirir, ardından pekiştireci alır). Düzenli çalışır,
yüksek not alır, yalan söyler cezadan kurtulur hatta -diyelim ki takdir
alır. Güzel konuştukça takdir edilir, sözü dinlenir. Spor yapar, sağlığı
enerjisi güçlenir vb. duyuşsal davranışlar ise daha çok klasik koşullamayla
öğrenilir. Şimşeği görür, gök gürültüsünü duyar, şimşekten korkar. Ürkütücü
ses duyar, bu sırada karanlık vardır, karanlıktan korkar. Sorudaki karanlık
korkusu da böyledir. Muhtemelen karanlıkla birlikte aldığı doğal bîr korku
verici uyaran (yüksek frekanslı ses vb) karanlık korkusuna, neden olur.
(klasik koşullama ile formülize edilirse:
Yüksek frekanslı ses (koşulsuz/doğal uyaran) + karanlık (nötr uyaran)
= korku (koşulsuz tepki)
Karanlık (nötr uyaran koşullu uyaran hücre gelin = korku (koşullu tepki)
60. Bir anne, bebeğine marna yedirdikten sonra onun ellerini ve ağzını
sabunlu bezle sert şekilde silmiş ve bu temizlik her seferinde bebeğin
ağlamasıyla sonuçlanmıştır, bir süre sonra, bebek, annesinin elinde sabunlu
bezi görür görmez ağlamaya başlamıştır.
Bu örnekte sabunlu bez klasik koşullanmadaki hangi öğenin yerini tutmaktadır?
A) Olumlu pekiştirme
B) Koşulsuz uyarıcı
C) Genelleme
D) Koşullu uyarıcı
E) Olumsuz pekiştirme
Yanıt D'dir.
Şimdi sorudaki değişkenleri klasik koşullamadaki karşılıklarına göre belirleyelim:
a) Sert hareketlerle canını yakma (koşulsuz/doğal uyaran)+canı yanma/ağlama
(koşulsuz tepki)
b) Sabunlu bez (nötr uyaran)+ Sert hareketlerle canini yakma (koşulsuz/doğa!
uyaran):}: canı yanma/ağlama (koşulsuz tepki)
c) Sabunlu bez (koşullu uyaran)+ canı yanma (koşullu tepki)
Not; Klasik koşullamada nötr uyaran, koşullama sonucunda koşullu uyarana
dönüşür.
61. Bir ilköğretim okulu öğretmeni, öğrencilerinden birinin ödevlerini
düzenli bir biçimde yapmadığını fark etmiştir
Öğretmenin bu öğrenciye düzeni! olarak ödev yapma alışkanlığı kazandırmak
için başvurabileceği aşağıdaki yollardan hangisi etkisizdir?
A) Öğrenciyi her ödev yapışında ödüllendirmek
B) Ödevini düzenli olarak yapan öğrencileri sınıfın önünde ödüllendirmek
C) Öğrenciye sevdiği ve ödevlerini düzenli olarak yapan bir arkadaşıyla
çalışmasını söylemek
D) Öğrenciye ilgisini çeken konularda ödev vermek
E) Düzenli olarak ödev yapmanın yararlarını sınıfta tekrar tekrar anlatmak
Yanıt D'dir.
öğrenmenin etkili olabilmesi için organizmanın davranışlarının sonuçlarını
görmesi gerekir, Bir başka deyişle öğrencinin pekiştireç alabileceği ortamlarda
bulunması ya da bu ortamlara yöneltilmesi gerekir. Organizma etkin olmazsa
ve davranışlarının sonuçlarını görebileceği ortamda bulunmazsa Öğrenmenin
kalitesi vs niceliği azalır. Şıkları incelersek:
a) Öğrenci pekiştireç atmaktadır, (ödev : yaptıkça ödüllenmektedir) -
b) öğrenci pekiştireç almaktadır, (ödev yapınca sınıfta ödüllenmektedir)
c) öğrenci pekiştireç almaktadır, (sevdiği arkadaşıyla çalışmak, yani
bir arada bulunmak, başlı başına pekiştireçtir)
d) öğrenci pekiştireç almaktadır. (İlgisini çeken konularda ödev verilmesi
içsel güdülenmeden faydalanılmıştır ve ilgi sini çeken konular zaten pekiştireçtir;
konu hakkında ödev hazırlar, konuyu öğrenmesi ona pekiştireç otur)
e) Bu şıkta pekiştireç bulunmamaktadır.
Dözenli olarak ödev yapmanın yararlarını anlatmak pekiştireç değildir.
62. Farklı öğretmenlerle yapılan diğer derslerde arkadaşlarından şikayetçi
olmayan Ali, resim dersinde her fırsatta arkadaşlarını öğretmene şikayet
etmektedir.
Bu örnekte resim öğretmeni, Ali'nin şikayet etme davranışını kontrol eden
ne tür bir uyancı olarak nitelendirilebilir?
A) Nötr
B) Koşullu
C) Pekiştirici
D) Ayırt edici
E) Koşulsuz
Yanıt C'dır.
Bilindiği gibi daha çok psikomotor davranış- lar (şikayet etmek gibi)
edimsel koşulla- mayla öğrenilir. Davranış yapılır ve pekiştireç alınır.
Verilen durumda resim öğretmeni Ali'nin şikayet etme davranışını bir şekilde
artırmakta yani pekiştirici davranmaktadır. Resim dersinde arkadaşlarının
Ali'nin şikayetine neden olacak daha fazla davranışta bulunabileceğini
varsaymanız durumunda öğretmen yine pekiştirici durumundadır, çünkü öğretmen
diğer çocukların yaramazlıklarını görmezden gelmekte ya da pekiştirmektedir.
A, B ve E şıkları zaten klasik koşulama terimleridir. Bu nedenle doğru
değildir. Resim öğretmeninin ayırt edici uyaran olmasını da bekleyemeyiz,
çünkü bu tür bir uyarandan söz edilmez.
63. Bir ilköğretim öğretmeni, okula yeni başlayan öğrencilerine sınıfta
gürültü yapmadan kendilerinden istenen çalışmaları yapma alışkanlığı kazandırmak
amacıyla ilk gün, 10 dakika süreyle gürültü yapmada çalıştıkları takdirde
bir ödül vereceğini söylemiş ve bu süre sonunda onları ödüllendirmiştir.
Öğretmen, ödül alabilmek için gerekli olan, sorun çıkarmadan istenen çalışmaları
yapma süresini her gün artırmış ve sonuçta öğrencilerin bir ders saati
boyunca sınıf düzenini bozmadan kendilerinden beklenen çalışmaları yapar
hale gelmelerini sağlamıştır.
Öğretmenin, öğrencilerine sınıf düzenini bozmadan kendilerinden beklenen
çalışmaları kazandırmak amacıyla aşağıdakilerden hangisidir?
A) Psikoterapi
B) Sistematik duyarsızlaştırma
C) Kademeli yaklaşma
D) Serbest çağrışım
E) Karşıt koşullama
Yanıt C'dir.
Diğer şıkları incelersek:
a) Öğretmenin yaptığının psikoterapiyle bir ilgisi yoktur. Zaten herhangi
bir psikoterapi tekniği kullanılmamıştır. Ayrıca psikoterapi öğretmenler
değil, psikoterapistler kullanır.
b) Tepkiye neden olan durum parçalara
ayrılıp her parçada duyarsızlaştırma
(örneğin rahatlama tekniği gibi) kullanılmamıştır. Zaten sistematik duyarsızlaştırma
bir çeşit klasik koşullamadır.
Burada da klasik koşulama yapılmamıştır.
d) Serbest çağrışım Freud yaklaşımlı
psikoterapi tekniğidir, soruda verilen durumla ilgisizdir.
e) Karşıt koşullamada bir tür klasik koşul
lamadır. Burada klasik koşullama yapılmamıştır.
c) Bu şıkta kademeli yaklaşım söz konusudur.
64. Çocuğuna odasını düzenli tutma alışkanlığı kazandırmak isteyen bir
anne, bir hafta boyunca yatağını düzelttiği her gün için ona sütlü kakao
vermiş; bir haftanın sonunda, artık yatağını her gün düzelten oğlunun
düzenli olmanın yararlarını anladığını düşünerek sütlü kakao vermeyi durdurmuştur.
Ancak bu düşüncesinin aksine, çocuk yavaş yavaş yatağını düzeltmekten
vazgeçmiştir.
Çocuğun, yatağını düzeltmekten vazgeçmesi aşağıdakilerden hangisiyle açıklanabilir?
A) Bazı davranışların alışkanlık haline gelmesi için çok uzun süre pekiştirilmesinin
gerekmesi.
B) İstenmeyen bir durumla sonuçlanan davranışların bastırılması
C) Yatak düzeltmenin öğrenilmesi zor ve karmaşık bir davranış olması
D) Yeterli miktarda pekiştireç kullanılmaması
E) Yatak düzeltme alışkanlığının kazanılması için uygun bir pekiştireç
seçilmemiş olması
Yanıt A'dır.
Bu soruda B seçeneğinde yer alan, istenmeyen bir durumla sonuçlanan davranışların
bastırılması gibi bir şey söz konusu değildir (yatak düzeltme sonucunda
istenmeyen ne olabilir ki). C şıkkı için yatak düzeltme normal zeka seviyesinde
3 yaşında bir çocuk için bile çok karmaşık değildir. E şıkkı için ise
eğer pekiştireç uygun olmasaydı, bu çocuk 1 hafta boyunca yatağını niçin
düzeltti? D şıkkı çeldiricidir. Ancak soruda pekiştirecin miktarı değil
(miktarı uygun olmasaydı bir hafta boyunca yatağını yine toplamazdı) sürekliliğinden
söz edilmektedir.
65. Bir davranışın tekrarlanma ihtimalini edimsel (operant) koşullanma
yoluyla kontrol edebilmenin önkoşulu aşağıdakilerden hangisidir?
A) Davranışın en az bir kere yapılmış olması
B) Davranışın pekiştirilmesi
C) Davranışa uygun bir ayırt edici uyarıcı bulunması
D) Davranışın ayırt edici bir uyarıcı tarafından kontrol edilmesi
E) Davranışın şekillendirilmesi
Yanıt B'dir.
Çünkü pekiştirilmeyen davranışın tekrar görülme sıklığı azalır. A şıkkının
doğru olmamasının nedeni ise şu çıkarımdır: davranışın organizmanın yaptığı
her türlü eylemdir ve davranıştır). Bu durumun davranış olabilmesi için
en az bir kez ortaya çıkması gerekir. Ortaya çıkmayan içsel ya da zihinsel
süreçler davranış değildir.
66. Bir anne, ödevini yaparken kendisinden yardım isteyen çocuğunun ödevi
kendi başına yapmasını sağlamak için ona ödevi kendi başına yapmasını
sağlamak için ona "ödevini kendin yaparsan seni hafta sonu çarpışan arabalara
götürürüm" demiştir. Fakat çocuk vaat edilen ödüle rağmen, annesinden
yardım istemeyi sürdürmüştür.
Koşullanma yoluyla öğrenme ilkeleri çerçevesinde düşünüldüğünde çocuğun
isteğinde ısrar etmesinin nedeni aşağıdakilerden hangisi olamaz?
A) Ödül olarak çarpışan arabaların uygun olmaması
B) Kendi başına ödev yapmanın çocuk için hoşa gitmeyen bir durum olması
C) Kullanılan ödülün davranıştan hemen sonra verilmiyor olması
D) Ödev yaparken yardım isteme davranışının sönmeye karşı dirençli olması
E) Annenin çocuğa ödül almanın yararlarını iyi anlatamamış olması
Yanıt C'dir.
Koşulama yoluyla öğrenmede başta gelen ilkelerden birisi, davranışla pekiştireç
arasında geçecek ideal sürenin ½ saniye olmasıdır. Burada da ödül davranıştan
hemen sonra verilmediği için davranışın görülme sıklığı azalır.
67. Edimsel koşullanma yaklaşımında, bireye daha önce yapmadığı yeni
bir davranışın kazandırılmasında yararlanılan yollardan biri de şekil
verme ya da biçimlendirmedir.
Edimsel koşullanma yaklaşımına yöre, aşağıdakilerden hangisi şekil verme,
biçimlendirmeyle ilgili işlem adımları arasında yer almaz?
A) Kazandırılacak hedef davranışın açıkça tanımlanması
B) Bireyin hedef davranışa ait performans düzeyinin belirlenmesi
C) Hedef davranışa götürecek davranış basamaklarının belirlenmemsi
D) Hedef davranışla ilgisi olmayan davranışların cezalandırılması
E) Yeni davranış oluşuncaya kadar bireye geribildirim verilmesi
Yanıt D'dir.
Biçimlendirme kuralları içinde cezalandırma bulunmamaktadır.
68. Sınıfta söz almaktan çekinen bir öğrencinin söz alma davranışını
daha sık göstermesi için öğretmenin izleyeceği aşağıdaki yöntemlerden
hangisinin en az etkili olması beklenir?
A) Başlangıçta öğrencinin ilgisiz konularda da olsa konuşma eğilimini
pekiştirmek
B) Öğrenci söz almak istediğinde ona söz vermek
C) Öğrencinin söz alıp alamayacağını ona sık sık sormak
D) Öğrencinin söz alarak yaptığı konuşmalar; pekiştirmek
E) Öğrenciyi kendini iyi hissettiği konularda konuşmaya güdülemek
Yanıt C'dir.
Sınıfta söz almaktan çekinen bîr öğrenciye sık sık söz alıp almayacağı
sorulursa, diğer şıklara göre en az etkili yol seçilmiş olur, çünkü diğer
şıklarda pekiştirme kullanılmakta, ancak bu şıkta kullanılmamaktadır.
Pekiştireç davranışın görülme sıklığını her zaman artırır.
69. İki yaşındaki çocuğuna tuvalet terbiyesi kazandırmak isteyen bir
anne, kendi başına her tuvalete gidişinin ardından çocuğunu çikolatayla
ödüllendim tektedir.
Bu Örnekte annenin çocuğuna verdiği çikolata aşağıdakilerden hangisinin
işlevinin karşılamaktadır?
A) Koşullu uyarıcı
B) Ayırt edici uyarıcı
C) Birinci! pekiştireç
D) ikincil pekiştireç
E) İpucu
Yanıt D dir,
Çünkü birinci pekiştireç organizmanın herhangi bir fiziksel ihtiyacını
karşılamaya yönelik pekiştireçtir. Ayrıca diğer şıklarda verilen terimlerle
soruda verilen durumun bir ilgisi bulunmamaktadır.
70. Bir İlköğretım okulunun ikinci sınıfında eğitim gören öğrenciler
yazı yazma alıştırmasından hoşlanmamakta, bunun yerine resim yapmayı tercih
etmektedir.
Bu durumda, öğrencilerin bazı yazı yazma alıştırması yapmalarım sağlamak
isteyen öğretmen için aşağıdaki yöntemlerden hangisi en uygundur?
A) Öğrencilerin yazı yazma alıştırmaların daha istekli yapacakları düşüncesiyle,
önce resim yapmalarına izin vermek
B) Öğrencilere yazı yazma alıştırmasını tamamlayanların resim yapabileceklerini
söylemek
C) Öğrencilere düzgün yazı yazmanın önemini açıklayarak resimlerini evde
yapmalarını söylemek
D) En güzel resmi yapan öğrencinin daha az yazı yazma alıştırması yapacağını
açıklamak
E) Resim yapmayı daha az eğlenceli hale getirerek öğrencilerin yazı yazma
alıştırması yapmayı tercih etmelerini sağlamak
Yanıt B'dir.
Bu tip durumlarda istenirliği ya da görülme sıklığı daha az olan davranışın
sıklığını artırmak için (yazı yazma davranışı), görülme sıklığı daha çok
olan davranış (resim yapma) pekiştireç olarak kullanılır. Buna Premack
ilkesi denir.
71. Arkadaşından aldığı kalemle girdiği bir sınavda çok yüksek puan alan
bir öğrenci, daha sonra girdiği sınavlarda aynı kalemi kullanmıştır.
Öğrencinin daha sonraki sınavlarda aynı kalemi kullanması aşağıdakilerden
hangisiyle nitelendirilebilir?
A) Batıl davranış
B) Koşullu tepki
C) Genelleme
D) Öğrenmenin aktarılması
E) Davranış değiştirme
Yanıt C'dir.
Bilindiği gibi genelleme öğrenmenin benzer uyaranlara, ya da benzer durumlara
aktarılmasıdır.
72. Eve yorgun dönen bir baba biraz uyuyarak dinlenmek İstemiş, ancak
4 yaşındaki çocuğun gürültü yapması nedeniyle uyuyamamıştır. Baba önce
çocuğunu azarlayarak susturmayı düşünmüş, ancak bundan vazgeçerek yumuşak
bir ses tonuyla ona "Bir saat sessiz durursan uyandığımda birlikte çocuk
parkına gideriz." demiştir. Bunun üzerine çocuk gürültü yapmayı kesmiş,
baba da uyuyabilmiştir.
Bu örnekte, babanın hangi davranışı üzerinde, ne tür bir pekiştirme olmuştur?
A) Sessiz kalması için çocuğunu azarlama davranışı olumlu pekiştirmiştir
B) Çocuğuna, sessiz kaldığı takdirde birlikte parka gitmeyi vaat etme
davranışı olumsuz pekişmiştir
C) Eve yorgun döndüğünde biraz uyuyarak dinlenme davranışı olumlu pekişmiştir
D) Çocuğu ite yumuşak bir ses tonuyla konuşma davranışı olumlu pekişmiştir
E) Çocuğun yaptığı gürültüden rahatsız olma davranışı olumsuz pekişmiştir.
Yanıt D'dir.
Babanın yumuşak ses tonuyla konuşma davranışının karşılığında ortama sessizliğin
gelmesi (olumlu pekiştireç) ve sonra uyuması (yumuşak ses tonuyla konuşma
davranışı uyuma ite yine olumlu pekiştirilmiştir) pekişmiştir. Ayrıca;
A şıkkı değildir çünkü, çocuğunu azarlama-mıştır.
B şıkkı değildir çünkü, olumsuz pekiştireç, bir davranışın sıklığını artırmak
için onu engelleyen uyaranların ortadan kaldırılmasıdır. Babanın vaat
etme davranışını engelleyen herhangi bir durum bulunmamaktadır. Zaten
böyle bir mantık saçmadır, (baba parka gitmeyi vaat etmeye çalışıyor,
ancak bunu çocuğun gürültü yapması engelliyor; bu mantıksızdır. Babanın
uyuması engelleniyor.
C şıkkı değildir çünkü,. Çünkü olumlu pekiştireç bir davranışın sikliğini
artırmak için ortama verilen olumlu uyaranlardır. Baba uyuduktan sonra
beş yaşındaki çocuğu ona örneğin şeker vermemiştir,
E şıkkı değildir çünkü, çocuk zaten gürültüyü kesmiştir.
73. Fatma, ablası Gül'ü model almakta ve onun birçok davranışını taklit
etmektedir. Ancak, ablasının aşın makyaj yapması nedeniyle cildinin bozulduğuna
tanık olduğu için, hiç makyaj yapmamaktadır.
Fatma'nın makyaj yapmaktan kaçınması aşağıdakilerden hangisiyle açıklanabilir?
A) Pekiştirilmeyen davranışın tekrarlanma olasılığı azalır.
B) Çocuklar kendilerinden yaşça büyük olan herkesi model almazlar.
C) İstenmeyen bir durumla sonuçlandığı görülen davranışın taklit edilme
olasılığı azalır.
D) Davranışın tekrarlanma olasılığı, onu yapan birey için yarattığı sonuçlar
tarafından kontrol edilir.
E) Çocukların yaşı ilerledikçe, taklit ettikleri davranış sayısı azalır.
Yanıt C'dir.
Gözleyen Fatma'dır. Gözlenen (model alınan) ablası güldür. Cildi bozulan
Gül'dür. Model almayla öğrenmede modelin davranışlarının sonucu olumluysa,
olumlu pekiştireç almışsa, gözleyen bireyin aynı davranışı gösterme olasılığı
ve sıklığı artar, tersi durumda azalır.
74. Çocuğuna kitap okuma alışkanlığı kazandırmak isteyen ancak bunu başaramayan
bir anne, okul rehberlik servisine gitmiştir. Rehberlik uzmana, diğer
önerilerin yani sıra, anneye "Evde kitap okuyarak çocuğunuza örnek olun."
diye önermiştir.
Şu öneri aşağıdaki öğrenme kuramlarından hangisine dayanmaktadır?
A) Bilişse! öğrenme
B) Sosyal öğrenme
C) Edimsel koşullarıma
D) Klasik koşullanma
E) Gestalt
Yanıt B'dir.
Rehber öğretmenin önerisi çocuğun annesini model almasına yöneliktir.
Yani modelden öğrenme ya da sosyal öğrenme kuramına karşılık gelmektedir.
75. Okulda arkadaşlarıyla top oynarken, "Top benim, şiir giderim," diyerek
onlara her istediğini kabul ettirebileceğini öğrenen bir çocuk, arkadaşlarının
durmadan sıkılıp birkaç kez üst üste "istiyorsan al topunu git." demeleri
üzerine bu davranışı göstermez olmuştur. Ancak, yarıyıl tatili dönüşünde
çocuk arkadaşlarına oynarken istediklerini yaptırmak için tekrar "Top
benim, alır giderim," demeye başlamıştır. Çocuğun tatil dönüşünde tekrar
"Top benim, alır giderim," demeye başlaması, aşağıdakilerden, hangisine
örnektir?
A) Karşıt tepki oluşturma
B) Olumlu pekiştirme
C) Duyarsızlaşma
D) Kendiliğinden geri gelme
E) Olumsuz aktarma
Yanıt D'dir.
Çünkü topun sahibi çocuğun "topumu alır giderim" diyerek tehdit etme davranışı,
pekiştireç aldığı için (istediğinin yapılması} bir süre tekrar etmiştir,
Pekiştireç kesişince (al topunu git senin istediğini yapmayacağız) sönme
(top sahibi çocuğun tehditleri kesilmiştir) görülmüştür. Aradan bir süre
geçtikten sonra topun sahibi çocuk yine aynı tehditte bulunmuştur. Buna
kendiliğinden geri gelme denilmektedir.
76. Evin en küçük çocuğu olan Neşe, ağlayarak annesine gittiği takdirde
onun, istediği bir oyuncağı kardeşlerinden alarak kendisine verdiğini
öğrenmiştir. Anaokuluna başladığı ilk günlerde, Neşe arkadaşlarının oynadığı
bir oyuncağın kendisine verilmesini istediğinde ağlayarak öğretmenine
gitmiş fakat öğretmeni annesinin yaptığını yapmadığı için, zamanla bu
davranışı yapmaktan vazgeçmiştir
Neşe'nin davranışında zamanla ortaya çıkan bu değişme aşağıdakilerden
hangisine örnektir?
A) Olumsuz pekiştirme
B} Sistematik duyarsızlaştırma
C) Sönme
D) Uyarıcı kontrolü
E) Kavrama yoluyla öğrenme
Yanıt C'dir.
Sönme bir davranışa verilen pekiştirecin kesilmesiyle yani verilmemesiyle
davranışın görülme sıklığının azalmasıdır, Neşe'nin ağlama davranışı öğretmenin
pekiştireç vermemesiyle (Neşe'nin istediği oyuncağı ona vermemesiyle)
sönmüştür.
77. Okula geç kalan bir öğrenci, hasta olduğu için uyarlamadığını söyleyerek
azar işitmekten kurtulmuştur. Aynı öğrenci birkaç gün sonra sözlü sınavda
sorulan cevaplayamayınca, düşük puan almaktan kurtulmak için, öğretmenine
hasta olduğundan sınava iyi hazırlanamadığını söylemiştir.
Öğrencinin hasta olduğunu söyleyerek düşük puan almaktan kurtulmaya çalışması,
aşağıdakilerden hangisiyle açıklanabilir?
A) Öğrenmenin genellemesi
B) Taklit etme
C) Ayırt etmeyi öğrenme
D) Olumsuz aktarma
E) Sosyal öğrenme
Yanıt A'dır.
Öğrenmenin genellenmesi önceki öğrenmelerin benzer yeni durumlara aktarılmasına
denilmektedir. Soruda ilk durumda öğrenci yalan söyleyerek azar işitmekten
kurtulacağını (zor durumdan kurtulacağını) öğrenmiş ve bunu benzer yeni
duruma aktarmıştır. Yani sınavdan düşük not aldığında (başka bir zor durum)
yine yalan söylemiştir.
78. Bankadaki parasını alıştığından farklı bir tipteki ATM makinesinden
çekmek zorunda kalan bir birey, bu makineyi kullanırken yanlış tuşlara
basmış ve kartını makineye kaptırmıştır.
Aşağıdakilerden hangisi bu bireyin yeni ATM makinesini kullanmada güçlük
çekmesinin nedeni olabilir?
A) Uyarıcı kontrolü
B) Olumsuz aktarma
C) Kendiliğinden geri gelme
D) Sönme
E) Olumsuz pekiştirme
Yanıt C'dir.
Olumsuz aktarma, daha önceki öğrenmelerin yeni öğrenmeyi olumsuz etkilemesi
ya da zorlaştırması demektir. Aynen F klavye ile 10 parmak yazmayı öğrenen
bireyin Q klavyede güçlük çekmesi gibi. Soruda da eski ATM makinesindeki
öğrenmesi, yeni ATM makinesini öğrenmesini zorlaştırmıştır.
79. Arkadaş akran gruplarının birey üzerindeki etkilerinin ve baskılarının
en yoğun olduğu okul dönemi aşağıdakilerden hangisidir?
A) Okul öncesi
B) Temel eğitim
C) İlköğretim
D) Ortaöğretim
E) Yükseköğretim
Yanıt D'dir.
Ergenlik dönemi bireyin üzerinde ebeveyn ve öğretmen etkisinin yerini
akran etkisine bıraktığı dönemdir. Bu dönem genellikle ilköğretim ikinci
kademede başlar. Bununla birlikte ergenliğe yani adım atan bireyler, ebeveyn
ve öğretmen etkisinden hemen ergenliğe adım atar atmaz kurtulmazlar. Akran
etkisinin en yoğun olduğu dönem lise yıllarıdır.
80. Günümüzde ergenler internet kullanımına,
özellikte internette karşılıklı sohbete (ebat) çok fazla ilgi göstermektedirler.
Ayrıca, ergenlerin iletişiminde cep telefonlarının önemi artmaktadır.
Bu yeni iletişim araçlarının ve serbest zaman etkinliklerinin ortaya çıkması,
gelişimle ilgili aşağıdaki kavramlardan hangisini açıklanabilir?
A) Tarihsel zaman
B) Büyüme
C) Olgunlaşma
D) Hazırbulunuşluk
E) Hiçbiri
Yanıt E'dir.
Soru kökü ise seçenekler arasında tam bir uyum yoktur.
81. 8 aylıktan beri lazımlığa alıştırılmak istenen çocuk, bu alışkanlığı
bir buçuk yaşında kazanmıştır.
Bu davranışın bir buçuk yaşında kaza-nılması, hareket gelişiminde aşağıdakilerden
hangisinin önemini yansıtmaktadır.
A) Geribildirim
B) Zekânın
C) Olgunlaşmanın
D) Çevrenin
E) Çevresel tepkinin
Yanıt C'dir.
Gelişim, öğrenme yaşantı ve olgunlaşmanın toplam etkisiyle gerçekleşir.
Olgunlaşma ise genetik yapı ve çevre etkileşiminin sonucunda bireyde görülen
biyolojik değişikliklerdir. Tuvalet eğitimine 9 aylıkken başlanmasına
karşın çocuğun 3 ay sonra lazımlığa alışmasının nedeni, çocuğun anüs kaslarının
henüz gelişmemiş (olgunlaşmamış) olmasından kaynaklanır. Bu da olgunlaşmanın
önemini yansıtır.
82. Tek yumurta ikizi kardeşlerden Metin doğum sırasında, Tekin ise iki
yaşında geçirdiği bir hastalık sonrasında işitme yeteneklerini kaybetmişler,
bu nedenle konuşmayı öğrenememişlerdir. Her iki çocuk da on yaşın-dayken
uygulanan müdahaleyle işitme yeteneklerini tekrar kazanmış ve konuşmayı
öğrenmeye başlamışlardır. Ancak Metin konuşmayı daha güç öğrenmiş ve konuşma
becerisi açısından her zaman kardeşi Tekin'in gerisinde kalmıştır.
Metin'in konuşmayı öğrenmekle bir bu özellikler açısından Tekin'den geride
olması aşağıdakilerden hangisiyle açıklanabilir?
A) Yaş ilerledikçe dil öğrenme güçleşir
B) İnsanlar, kendilerini konuşmayı öğrenmeye meye yetenekli kılan bir
yapı ile doğar
C) Dil öğrenme becerisi büyük ölçüde biyolojik olgunlaşma düzeyine bağlıdır.
D) Konuşma becerisi açısından genetik olarak belirlenmiş bireysel farklar
vardır.
E) Gelişim sürecinde bazı becerilerin kazanılması açısından kritik olan
dönemler vardır.
Yanıt E'dir.
Bazı becerilerin kazanılması ilgili kritik dönemde gerçekleşebilir. Eğer
ilgili kritik dönemde kazanılmazsa, daha sonra çok az, kazanılabilir hatta
hiç kazanılamayabilir.
83. Aşağıdakilerden hangisi Piaget'nin bilişsel gelişim kuramına göre,
doğrudur?
A) Korunum ilkesi 7 -11 yaşlar arasında kazanılır.
B) Göreceli düşünce okulöncesi dönemde gelişmeye başlar.
C) Gelişim, duyusal-motor, somut işlemler ve soyut.istemler olmak üzere
üç dönemde gerçekleşir.
D) Somut istemler, dönemindeki çocuklar benmerkezci düşünürler.
E) Mantık kurallarına uygun düşünebilme yeteneği iki yaşında kazanılır.
Yanıt A'dır.
Diğer şıkların doğru olabilmesi için aşağıdaki gibi olmaları gerekirdi?
b) Orta öğretim
c) Duyusal-motor, işlem öncesi, somut işlemler, soyut işlemler
d) Çocuklar işlem öncesi dönemde benmerkezcidir.
e) İlköğretim döneminde kazanılır (somut işlemler dönemi)
84. Dört yaşındaki Jale, işyerinde bulunan babasıyla telefonda konuşurken
elinde tuttuğu resmi sallayarak "Baba bak ev resmi yaptım." der.
Jale'nin, yaptığı resmi kendisi gördüğü için babasının da gördüğünü sanmasının
nedeni aşağıdakilerden hangisine bağlanabilir?
A) Kendini çevresindeki nesnelerden ayıramamasına
B) Somut işlemler döneminde bulunmasına
C) Soyut işlemler döneminin başlangıcında bulunmasına
D) Nesne devamlılığı kazanmamış olmasına
E) Benmerkezci düşünme biçiminin etkisinde olmasına
Yanıt E'dir.
Somut işlemler döneminden önceki dönemlerdeki çocuk kendini dünyanın merkezinde
sanır. Onun gördüğünü herkes görür (görmelidir) duyduğunu herkes duyar
(duymalıdır) onunla, telefonda konuşurken, telefonunuz görüntülü olmamasına
karşın siz onun gördüğünü görmüyorsanız bu sizin sorununuzdur, mutlaka
bir göz doktoruna
gitmelisiniz. Bu benmerkezci düşünmenin en somut göstergesidir.
85. Gülin emeklemeye başlayan yedi aylık kardeşiyle oynarken, onun istediği
bir oyuncağı arkasına saklamış ve neman başka tarafa yöneldiğini görmüştür
Daha sonraları Gülin kardeşine bir oyuncak vermek istemediğinde hep bu
yola başvurmuştur. Ancak, iki ay kadar sonra oyuncağı aynı şekilde sakladığında
kardeşi, Gülin'in arkasına doğru emekleyerek oyuncağı bulmaya çalışmıştır,
Gülin'in kardeşindeki bu davranış değişikliğinin nedeni aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Duyusal-motor döneme girmesi
B) Nesne devamlılığını kazanması
C) Uyum kurmaya (akomodasyon) başlaması
D) Somut işlemler döneminin sonunda bulunması
E) özümseme (asimilasyon} yapmaya başlaması
Yanıt B'dır.
Piaget'ye göre duyusal-motor dönemin başlarında "nesne devamlılığı" yoktur,
ancak ortalarına ya da sonlarına doğru kazanılır. Nesne devamlılığı bebeğin
gördüğü şeyin onun gözünün önünden kaldırılması durumunda bebeğin onu
"yok oldu" zannetmesidir.
86. Oğlunun tabağına bir dilim börek koyan bir anne oğlum ''Böreğini
yiyebilmen için dört parçaya mı yoksa altı parçaya mı böleyim?" diye sormuş
ve "Dört parçaya böl parça çok olur, yiyemem." yanıtını almıştır. Çocuğun
bu yanıtı, bilişsel gelişiminde hangi aşamada olduğunu göstermektedir?
A) Soyut işlemler döneminde
B) Benmerkezci düşünme biçiminin baskın olduğu bir dönemde
C) Miktar korunumunun kazanılmadığı bir dönemde
D) Özümseme {asimilasyon) yapamadığı bir dönemde
E) Duyuşsal devinim döneminde
Yanıt C'dir.
Korunum türlerinden biri de miktar ya da madde korunumu Bir kaptaki suyu
dökmeden iki bardağa boşaltsanız da suyun miktar değişmez. Bir bütün parçalara
ayrılsa da miktarı değişmez.
87. Yaşları farklı üç çocuk televizyondaki haberlerde izledikleri bir
"silahlı çatışma" olayına farklı tepkilerde bulunmuşlardır" 16 yaşındaki
büyük kardeş olayın toplumsal düzeni nasıl bozduğuyla, 10 yaşındaki ortanca
kardeş çatışmayı gerçekleştirenlerin nasıl kötü işler yaptığıyla 5 yaşındaki
en küçük kardeş ise saldırının ne kadar büyük bir yıkıma yol açtığıyla
ilgili sözler söylemişlerdir,
Çocukların tepkilerindeki farklılık aşağıdakilerden hangisine uygun bir
örnek oluşturur?
A) Kişisel özelliklerinin etkilerine
B) Genetik özelliklerinin etkilerine
C) Duygusal özelliklerinin etkilerine
D) Ahlak gelişimi düzeylerine
E) Yaşantılarının öznelliğine
Yanıt D'dir.
Çünkü, ahlaki gelişim düzeyleri birbirinden farklı bireylerin aynı olayı
değerlendirmeleri farklıdır, örneğin Piaget'ye göre yaklaşık olarak 10
yaşın altındaki somut işlemler dönemindeki çocuklar olayların somut sonuçlarını
anlayabildikleri için somut sonuçlara göre ahlaki değerlendirmeler yaparlar
(ahlakî gerçekçilik dönemi). 10 yaş üstündekiler ise niyeti, göreceliliği
kavrayabildikleri için değerlendirmeleri de değişir (ahlaki görecelilik
dönemi). Piaget'den oldukça etkilenmiş olan Kohlberg'in de ahlaki gelişime
benzerdir. Ahlaki gelişimin evreleri birbirinden farklı olan bireyler
aynı olmayan farklı şekilde değerlendirirler.
88. Psikososyal gelişim kuramına göre
(Erikson) aşağıdakilerden hangisi ilköğretim düzeyindeki çocuklarda beceriklilik/çalışkanlık
duygusunu geliştirmek için izlenebilecek yollardan biri değildir?
A) Gelişim düzeylerine uygun sorumluluklar vermek
B) Performanslar yönlerini değerlendirmek
C) Alacakları görevleri başarmaları için onları cesaretlendirmek
D) Çok iyi örnekler gösterip onların davranışlarını bu örneklerle kıyaslamak
E) Onlara eksikliklerini giderebilecekleri ortamlar hazırlamak
Yanıt D'dir.
Freud'un psikonalitik kuramında latant (gizil) döneme karşılık Ericson'da
çalışkanlığa karşı aşağılık duygusu dönemi gelmektedir. Bu dönemde soruda
verilen D şıkkının dışarıdaki durumlar yapılması uygun olan durumlardır
ve çocukta başarı duygusunu geliştirir. Ancak çocuk kendisinden daha başarılı
çocuklarla kıyaslanırsa, onlar kendisine örnek olarak verilirse, çocukta
başarı değil başarısızlık duygusu, aşağılık duygusu ortaya çıkar.
89. Kreşin kapısında annesinden onu öperek ayrılan ve kreşte arkadaşlarına
ve öğretmenine hemen uyum sağlayan bir çocuğun davranışı aşağıdaki bağlanda
türlerinden hangisine bir örnektir?
A) Kaçınan
B) Güvenli
C) Kaygılı
D) Kuşkulu
E) Saplantılı
Yanıt B'dir.
Bağlanma oluşumuna göre annesiyle güvenli bağlanma yaşayan çocuk, annesinin
yanından kolayca uzaklaşabilir, okul arkadaşlarıyla ve öğretmene uyum
sağlaması daha kolay olur,
90. Gelişim özellikleri açısından ergenlik dönemindeki öğrencilerle ilgili
aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır.
A) Her konuda ailelerinin dediklerini yapmaya çalışırlar.
B) Sosyal rollerdeki cinsiyete bağlı farklılaşmaları öğrenirler.
C) Meslek seçimlerine yönelik bilgi toplamaya başlarlar.
D) Kimlik geliştirme çabalar; sırasında karmaşa yaşayabilirler.
E) Kendilerine model olarak özdeşim kurabilecekleri kişileri ararlar.
Yanıt A'dır.
Daha önceki dönemlerde ebeveyn ve öğretmeni olmasına karşın, ergenlik
döneminde bu önemi arkadaşları akran grubu, yaşıtları Bu nedenle ergenlik
döneminin özelliği olmayan A şıkkında verilen özelliktir.
91. Aşağıdakilerden hangisi rehberlik uygulamalarında öğrencilerin öğrenim
düzeylerine göre bir değişme göstermez?
A) Temel ilkeler
B) Uygulanacak programlar
C) Etkinlikler
D) Kazandırılacak özellikler
E) Kullanılan teknikler
Yanıt A'dır.
Rehberliğin temel ilkeleri tüm öğretim basamaklarında ve eğitim kurumlarında
değişmeden kalır.
92. Aşağıdaki verilen şıklardan hangisi, ilköğretimdeki rehberlik hizmetlerinin
özelliklerinden biri değildir?
A) Ailelerle işbirliğine önem verilmesi
B) Öğretim programıyla bütünleşmeye önem verilmesi
C) Gelişimsel rehberliğe dayalı etkinliklerin ön planda olması
D) Sunulan hizmetlerde grup ve oyun etkinliklerine ağırlık verilmesi
E) Sunulan hizmetlerin "uzman merkezi"
Yanıt E'dir.
Özellikle ilköğretimde rehberlik hizmetleri uzman merkezli değil, öğretmen
merkezdir. Çünkü öğretmen sınıfındaki öğrencileri daha iyi yansıma ve
izleme olanağına sahiptir.
93. Türkiye'deki okullarda yürütülen rehberlik hizmetlerinde aşağıdakilerden
hangisi kazanmaktadır?
A) Yönetimi bilgilendirme
B) Yönlendirme
C) Öğrencileri tanıma
D) İzleme ve değerlendirme
E) Araştırma
Yanıt C'dir.
Ülkemizde rehberlik hizmetleri en çok bireyi tanıma hizmeti almaktadır.
94. Aşağıdaki uygulamalardan hangisi, daha çok kapsamında yer alır?
A) Etkili zaman kullanımı öğretmek
B) Verimli ders çalışma yollarını tanıtmak
C) İletişim becerilerini geliştirmek
D) Üst eğitim kurumları hakkında bilgi vermek
E) Meslekleri tanıtmak
Yanıt C'dir.
A ve B şıkları eğitsel rehberlik, D ve E şıkları ise mesleki rehberlik
içinde ele alınır. Kişisel rehberlik, bireyin kişisel-sosyal gelişim ihtiyaçlarını
karşılamak ve kişisel gelişim ve uyumlarına yardımcı olma amacıyla yapılan
yardım hizmetleridir. Bireyin kendisini ve başkalarını tanıması, kabul
etmesi, günlük yaşam becerileri kazanması, aile ve toplum olgusunu tanıması
ve bu ortamlarda sağlıklı ilişkiler geliştirebilmesi, sağlıklı kararlar
alması, kişisel sosyal problemlerini çözmesi, sağlıklı iletişim kurabilmesine
yardım etmek kişisel rehberlik hizmetleri içinde yer alır.
95. Türk Milli Eğitimi'nin genel amaçlarından biri "Beden, zihin, ahlak,
ruh ve duygu bakımlarından dengeli ve sağlıklı şekilde gelişmiş bir kişiliğe
ve karaktere sahip, yapıcı, yaratıcı ve verimli kişiler yetiştirmektir.lir.
Bu amaç, hangi nitelikteki bir rehberlik anlayışı İle İfade edilebilir?
A) Önleyici
B) Gelişimsel
C) Problem odaklı
D) Araştırıcı
E) Bilgilendirici Yanıt B'dir.
Çünkü gelişimsel rehberlik normal bireylerin kapasitelerini tam olarak
kullanabilmeleri (soruda işaret edilen "yaratıcı ve verimli olma"), kendilerinden
beklenen gelişim görevlerini yerine getirmelerine (sorudaki "dengeli ve
sağlıklı gelişmiş bir kişiliğe sahip olma") yardımcı olmayı amaçlar.
96. Bir problemin karşısında karar verirken bağımlı hareket eden bireylerde
görülen tipik davranış aşağıdakilerden hangisidir?
A) Problemin nedeni olarak gördüğü koşullar değiştirmeye çalışma
B) Probleme çözüm getirebilecek seçenekleri araştırma
C) Problemi düşünmeyip enerjisini başka konulara yöneltme
D) Aklına ilk gelen çözüm yoluna yönelme
E) Bu konuda deneyimli kişilerin önerilerini benimseme
Yanıt E'dir.
Diğer şıklarda yer alan unsurlar problem çözmede karar verirken başvurulabilecek
yollar arasında yer alır. C şıkkı ise problemin çözümü yoksa, ya da çözülmesi
için beklemek gerekiyorsa uygulanabilecek bir yoldur. E şıkkında ise bağımlı
hareket eden bireylerde görülebilecek bir özlük olabilir.
97. Gizlilik düzeyi en yüksek olan öğrenci gelişim dosyasındaki bilgi
hangisidir?
A) Boyu, kilosu ve cinsiyeti
B) Derslerden aldığı notlar
C) Anne ve babasının eğitim durumu
D) Psikolojik ve yasal inceleme sonuçları
E) İlgi, merak ve hobileri
Yanıt D'dir.
Psikolojik ve yasal inceleme sonuçlarının gizliliği en yüksektir.
a) Birinci düzeydedir herkese açıktır.
b) 2. düzeydedir, sorumlulara açıktır, veli gizli kalmasını isterse kimseye
açıklanmaz
c) 2. düzeydir.
d) 2. düzeydir.
98. Gençlik dönemindeki bireyler için kabul edilebilecek en etkili ve
uygun çalışan ve dinlenme süresi aşağıdakilerden hangisidir?
A) 20 dakika çalışma, 5 dakika dinlenme
B) 30 dakika çalışma, 30 dakika dinlenme
C) 45-50 dakika çalışma, 10-15 dakika dinlenme
D) 60-75 dakika çalışma, 5-10 dakika dinlenme
E) 90 dakika çalışma, 30 dakika dinlenme
Yanıt C'dir.
Zaten dikkat edilirse lise ve üniversitelerde dersler ve ders aralıkları
bu şekildedir.
99. "Ben hata yapabilirim çünkü insanım." şeklindeki bir görüşe sahip
olan bir öğretmenin davranışlarından hangisi bu görüşünün bir sonucu sayılabilir?
A) Çekinmeden yeni deneyimlere girme
B) Kurallara uyma ve sınırlan tanıma
C) Başkalarının haklarına saygı gösterme
D) Disiplin kurallarına önem verme
E) Öğrencilere sevgi gösterme
Yanıt A'dır.
Hata yapmaktan çekinmeyen, hata yapacağını kabul eden biri, yeni deneyimlere
çekinmeden girer.
100. Maslow ihtiyaçlar hiyerarşisi yaklaşımında en üst basamağında yer
alan ve ancak diğer ihtiyaçlar karşılandıktan sonra çıkan ihtiyaç aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Özkontrol
B) Kendini gerçekleştirme
C) Özsaygı
D) Kendini kabul
E) Güvenlik
Yanıt B'dir.
Kendini gerçekleştirme diğer ihtiyaçlar karşılandıktan sonra bireyin potansiyellerini
en iyi şekilde kullanıp verimli üretken olabilmesi ve yaratıcılığını kullanabilmesi
anlamındadır.
101. "Organizma kendisini oluşturan parçaların toplamından ötede bir
bütündür." diyen
psikolojik danışma yaklaşımı aşağıdaki-
lerden hangisidir?
A) Davranışçı
B) Eklektik
C) Varoluşçu
D) Psikoanalitik
E) Geştalt
Yanıt E'dir.
Geştalt psikolojisi, bireyin algısının, zihinsel süreçlerinin önemini
vurgular. En çok da algı kuralları üzerinde durmuştur. Şekil zaman ilişkisi,
benzerlik, gruplama, yakınlık, simetri, süreklilik Geştalt psikolojisinin
algı kurallarının tipik örnekleridir.
102. "Benlik tasarımı" kavramının kişiliğin en temel özelliği olduğunu
ileri süren yaklaşım aşağıdakilerden hangisidir?
A) Akılcı-duygusal
B) Sosyal-bilişsel
C) Özellik-faktör
D) İnsancı-varoluşçu
E) Psikoanalitik
Yanıt E'dir.
İnsancıl varoluşçu yaklaşım özellikle Rogers'la bireyin kendisi hakkındaki
algı ve yorumlarının kendi kişiliğini oluşturduğunun ve bireyin dünyayı
nasıl algıladığının önemini vurgular.
103. Branş öğretmenlerinden beklenen rehberlik görevi aşağıdakilerden
hangisidir?
A) Öğrencilere yeni meslekleri tanıtma
B) Öğrencilerin duygusal sorunlarını saptama
C) Öğrencilerin, kendi dersine karşı ilgilerini değerlendirme
D) Öğrencileri yeteneklerine uygun alanlara yöneltme
E) Öğrencilerin sosyal becerilerini geliştirici faaliyetler düzenleme
Yanıt C'dir.
Rehberlik hizmetlerinde branş öğretmenlerinin başlıca görevi derslerine
girdikleri öğrencilerin kendi derslerine ilişkin ilgilerin belirlemek
ve rehberlik servisine bu konuda yardımcı olmaktır.
104
A) Gerektiğinde öğrencilerini uyarması
B) Rol yapmaktan kaçınması
C) Davranışlarında saydam ve içten olması
D) Hatalı davranışları için özür dilemesi
E) Öğrencilerinin tüm davranışlarını onaylaması
Yanıt: E'dir.
Çünkü insan davranışlarının tümünün kabul edilebilir ve onaylanabilir
olmasını beklemek gerçekçi değildir. Bu durumda bir öğretmen öğrenci davranışlarının
tümünü onaylar görünüyorsa içten davranmıyor ve dürüst olmuyor demektir.
105. Birinci sınıfa yeni başlayan işitme engelli bir öğrenci, işitme
cihazı kullanmaktadır. Arkadaşları bu cihazla sürekli ilgilenmekte ve
onu kurcalamaya çalışmakladır.
Bu sorunu çözmek için, öğretmenin
aşağıdaki yollardan hangisini kullanması en az etkili olur?
A) Öğrencilere, arkadaşlarının cihazına dokunmalarını yasaklamak
B) Öğrencilere işitme engeli ve işitme cihazı hakkında bilgi vermek
C) Öğrencilerin, zarar vermeden bir süre bu cihazı incelemelerine izin
vermek
D) Öğrencilerden istekli olanları işitme cihazları hakkında bilgi toplamaya
yönlendirmek
E) Konuyla ilgili bir uzmanın, öğrencilerin sorularını yanıtlamasını sağlamak
Yanıt A'dır.
İnsancıl yaklaşıma göre yasak ve cezalar neyin yapılmayacağını değil,
neyin ne zaman yapılacağını (öğretmenin görmediği zaman cihazı kurcalayabileceğini)
öğretir.
106.
A) Gerekli bilgileri toplama
B) Mevcut seçenekleri saptama
C) Uygun seçeneği belirleme
D) Amaçlarını belirleme
E) Eylem planını uygulama
Yanıt D'dir.
Karar verme durumunda öncelikle problem ya da karar verilecek durum tanımlanır,
bununla ilgili olarak da kişinin öncelikte kendi amaçlarını belirlemesi
gerekir. Daha sonra durumla ilgili bilgiler toplanır, seçenekler saptanır,
uygun olan seçilir ve seçim uygulanır.
107. Mesleki rehberlik aşağıdakilerden hangisini kapsamaz?
A) Bireyin kendisini tanımasına yardımcı olma
B) Üst eğitim kurumları hakkında bilgi verme
C) Karar verme becerisi geliştirmeye yardımcı olma
D) Alıştırma (oryantasyon) hizmetleri verme
E) İlgi ve yetenek testleri uygulama
Yanıt D'dir.
Çünkü mesleki rehberlik bireyin çeşitli meslekleri tanıması, ilgi ve yetenek
testleriyle kendini tanıyarak kendi özelliklerini bilip kendine uygun
olan mesleği seçmesi ve seçtiği mesleğe hazırlanması (ilgili bir üst eğitim
kurumunu seçmesi) ve mesleki yönden gelişmesi için yapılan yardımlardır.
Oryantasyon hizmeti mesleki rehberlik içinde yer almaz.
108. Okullarda verilen konferanslarda bazı Öğrencilerin, konuşmacının
kişiliğinin etkisinde kalarak onun mesleğine yöneldikleri gözlenmektedir.
Bu durum aşağıdakilerden hangisine karşılık gelir?
A) Özdeşim
B) Kimlik belirsizliği
C) Sempati
D) Fantezi
E) Yön değiştirme
Yanıt A'dır.
Özdeşim kurma, bireyin bir başka bireyin çok fazla etkisi altında kalarak
kendini onun yerine koyması, onun gibi olmayı istemesi demektir. Soruda
verilen durumda da öğrencilerin konuşmacının kişiliğinin etkisi altında
kalarak onun mesleğine yönlendikleri belirtilmektedir.
109. Bir öğretim programının temel öğeleri, aşağıdakilerin hangisinde
tam olarak sunulmuştur?
A) Kritik davranışlar, öğretme-öğrenme etkinlikleri
B) Öğretmen ve öğrenci ; içerik; değerlendirme durumları
C) Öğrenci; öğretme-öğrenme etkinlikleri; okul yönetimi
O) Özel hedefler; öğretme-öğrenme etkinlikleri değerlendirme durumları
E) Öğretmen ve öğrenci; okul yönetimi; veli
Yanıt D'dir.
Program geliştirmenin ögeleri şunlardır: Bireylere kazandırılmak istenen
yeterliklerin yer aldığı "hedef, içeriğin ve hedeflerin nasıl öğretileceğinin
belirlendiği "öğretme-öğrenme durumları" ve bunların nasıl değerlendirildiğinin
yeraldığı "sınama durumları" dır.
110. Bireyin içinde yaşadığı topluma sağlıklı ve verimli uyum ağlaması,
program hazırlama aşamasında aşağıdaki sorulardan hangisinin öncelikle
sorulması gerekir?
A) Toplumun bireyden beklentileri nelerdir?
B) Bireyin toplumdan beklentileri nelerdir?
C) Toplum bireyi nasıl yönlendirecektir?
D) Toplumu değiştiren etkenler nelerdir?
E) İçerik, toplumu nasıl etkileyecektir?
Yanıt D'dir.
Herhangi bir program geliştirme çalışmasında, komisyonun ilk yapması gereken
şey, programın hedef kitlesinin gereksinimlerinin neler olduğunu belirlemektir.
Ancak, bu işlemden sonra hedeflerin belirlenmesi aşamasına geçilebilir.
111. Program geliştirmede tümevarım yaklaşımının ilk basamağı Taba'nın
görüşüne göre aşağıdakilerden hangisidir?
A) Öğrenme yaşantılarının seçilmesi
B) İçeriğin düzenlenmesi
C) Amaçların belirlenmesi
D) Gereksinimlerin belirlenmesi
E) Öğretim etkinliklerinin düzenlenmesi
Yanıt D'dir.
Program geliştirme yaklaşımlarının büyük bölümünde, program geliştirmenin
ilk aşamasını amaçların belirlenmesi oluşturmaktadır, içeriğin seçilmesi,
düzenlenmesi ve değerlendirme bundan sonra gelmektedir. Ancak, Taba'ya
göre program geliştirmede yapılması gereken ilk şey hedef kitlenin gereksinimlerinin
belirlenmesidir ki bu, geliştirilecek programın etkili ve başarılı olması
için gerekli bir koşuldur.
112. Verilen hedef davranışın başta verilen hedef düzeyi için uygun bir
örneği aşağıdakilerden hangisidir?
Hedef Düzeyi Hedef Davranış
A) Bilgi öğelere ayırabilme
B) Analiz özgün bir bütün meydana getirebilme
C) Kavrama Başka bir biçimde ifade edebilme
D) Alma Farkına varma
E) Değerlendirme Yordama
Yanıt A'dır.
Yorumlama, çevirme gibi davranışlar bilişsel atanın kavrama basamağında,
bilgi olgu ve kavramların tamım bilgi basamağında, bir bilgiyi yeni bir
durumda kullanabilme uygulama basamağında; bir değere, duyguya inanma
duyuşsal alanın değer verme basamağında ve Psiko-motor bir beceriyi kimsenin
yardımı olmaksızın yapma ise devinsel alanın beceri haline getirme basamağındaki
davranışlardır.
113.
I. Farklı düşüncelere hoşgörülü olma
II. Demokratik ilkelere uyma eğitimi gösterme
III. Düşünceleri yansıtan bir kompozisyon yazma
IV. Buz pateninde yeni bir hareketi kolayca uygulama
V. Eğitim için yeni bir eğitim modeli geliştirme
Yukarıdakilerden hangileri, duyuşsal alanla ilgili hedeflere örnektir?
A) I ve II
B) II ve III
C) IV ve V
D) I, II ve III
E) III, IV ve V
Yanıt D'dir.
Verilen seçeneklerden l.cisi bilişsel alana, 2.cisi devinsel alana, 3.cüsü
bilişsel alana ve de 4.cüsü de duyuşsal alana ait hedeflerdir. Buna göre,
1. ve 3. seçenekler bilişsel alanla ilgilidir.
114. Program geliştirme sürecinde içerik yapılırken çeşitli programlama yaklaşımları
kullanılmaktadır.
Yaklaşımlarla ilgili bazı açıklamalar aşağıda verilmiştir:
I. İlk yıllarda geniş tabanlı konuların ele alınması ve giderek küçük
birimlerde derinlemesine çalışma yoluna gidilmesi
II. Ardışıklık gösteren, yakın ilişki içinde olan, aralarında önkoşul
olma ilişkileri bulunan öğrenmelerin bu ilişkilere uygun biçimde düzenlenmesi
III. İçerik düzenlenmesinin öğrencilerin sorularına göre oluşturulması
IV. Öğrenme ünitelerinin, aşamalı olup olmadıklarına bakılmadan anlamlı
parçalara ayrılarak düzenlenmesi
Bu yaklaşımların isimleri aşağıdakilerden hangisinde doğru olarak verilmiştir?
I II III IV
A) Doğrusal Sarmal Sorgulama Proje Merkezli Merkezli
B) Doğrusal Modüler Sarmal Piramitsel
C) Piramitsel Doğrusal Sorgulama Modüler Merkezli
D) Piramitsel Doğrusal Sarmal Çekirdek
E) Piramitsel Sarmal Doğrusal Modüler
Yanıt C'dir.
İlk yıllarda geniş tabanlı konuların ele alınmam ve gittikçe derinlemesine
bilgilerin ağırlıkta olduğu yaklaşım pramitsel, birbiriyle yakın ilişkili
olan ve ön koşul konuların yer aldığı yaklaşım doğrusal ve öğrencilerin
soru ve problemlerine dayalı olarak geliştirilen yaklaşım sorgulama merkezli
yaklaşım ve konuların küçük modüllere ayrılarak öğretildiği yaklaşımda
modüler yaklaşımdır.
115. - ilköğretim düzeyinde çocuklar varlıklar olay ve bilgileri bilim
dallarına göre gruplayarak kavrayamaz.
- ilköğretim düzeyinde çocuklar yarlıkları ve olayları yaşamlarıyla bütünlük
içinde algılar.
- Program içinde yer alan dil, matematik, fen, sosyal bilgiler, resim,
müzik, beden eğitimi gibi alanlar birbirleriyle ilişkilen dirilirse ilköğretim
düzeyindeki çocuğun
öğrenmesi daha etkili olur.
Yukarıda verilenler, hangi program modelinin temel görüşleridir?
A) Disiplinler arası
B) Doğrusal
C) Modüler
D) Çekirdek
E) Piramitsel
Yanıt A'dır.
Seçenekler dikkate alındığında, verilen örneklerde de görüldüğü gibi,
ilköğretim düzeyinde tüm disiplin ya da alanlara ait bilgi, beceri veya
tutumlara ait konular yer almalıdır Bu ise disiplinler arası bir program
geliştirme modeliyle adlandırılmaktadır.
116. Bazı öğretme-öğrenme yaklaşımlarının açıklamaları aşağıda verilmiştir:
I. Ortak bir amaç, doğrultusunda, öğrencilerin küçük gruplar halinde,
birbirinin öğrenmesine ederek çalışmalarının sağlandığı öğretme-öğrenme
yaklaşımı
II. Bilginin, ilke ve genellemelerin etkin bir öğretme-öğrenme süreci
için belli bir düzen ve aşamalılık içerisinde aktarılmasını öneren yaklaşım
III. öğrencinin kendisinin kavram, ilke ve genellemelere ulaşmasını sağlayacak
öğretme-öğrenme ortamının düzenlenmesi gerekliliğini savunan yaklaşım
Bu meselelerin isimleri aşağıdakilerden hangisinde sırasıyla verilmiştir?
A) İşbirlikli öğrenme-Buluş yoluyla öğrenme-Sunuş yoluyla öğrenme
B) İşbirlikli öğrenme-Sunuş yoluyla öğrenme-Buluş yoluyla öğrenme
C) Buluş yoluyla öğrenme Sunuş yoluyla öğrenme-işbirlikli öğrenme
D) Buluş yoluyla öğrenme - İşbirlikli öğrenme - sunuş yoluyla öğrenme
E) Sunuş yoluyla öğrenme - Buluş yoluyla öğrenme - İşbirlikli öğrenme
Yanıt B'dir.
Öğrencilerin çeşitli gruplara ayrılarak ortak bir amaç için çatıştıkları
öğrenme biçimi işbirlikçi yaklaşımdır. Öğretmenin konunun tek hakimi olduğu
ve öğrencilerin genellikle dinledikleri ve fazla katılım göstermedikleri
ve anlatım yönteminin ağırlıkta olduğu yaklaşım sunuş yoluyla öğrenmedir
ve öğretmenin öğrencilere daha çok örnekler ve problem çözme olanakları
vererek öğretim yaptığı yaklaşım ise buluş yoluyla öğrenme yaklaşımıdır.
117. Öğretme-öğrenme sürecinden elde edilen ürünü belirleyen temel etkenlerden
biri aşağıdakilerden hangisi değildir?
A) Önkoşul öğrenmeler
B) Öğrenilecek konuya karşı tutum
C) Öğrenmeyle ilgili olarak kendine güven
D) Disiplin önlemleri
E) Öğretim hizmeti
Yanıt D'dir.
Öğretme-öğrenme sürecinde ürünü yani öğrencilerin davranışlarını olumlu
yönde etkileyen değişkenlerden bazıları önkoşul öğrenmeler/konuya karşı
olan olumlu tutum, öğrencilerin kendilerine olan güvenleri ve verilen
öğretim hizmetinin kalitesidir. Buna karşın okulda veya sınıfta alınacak
disiplin önlemlerinin, öğrenci davranışları üzerindeki etkisi diğer değişkenlere
oranla daha düşüktür.
118. Öğrenmeleri izleme amacıyla yapılan değerlendirmelerde, öğrenme
eksikliklerine yol açmış alabilecek güçlükleri ortaya koymaya yönelik
bir uygulama hangisidir?
A) Üniteleri kapsamlarına göre ağırlıklandırmak
B) Soruların davranış düzeylerini belirleyerek ilgili oldukları konulara
göre dağılımını yapmak
C) Öğrenilmediği görülen davranışların önkoşulu olup olmadığına bakmak
D) Dersin ünitelerini kendi aralarında kolaydan zora doğru sıralamaya
çalışmak
E) Dersin yarıyıl ve yıl gibi belli dönemlerinin sonunda nelerin öğrenildiğini
ortaya koymak
Yanıt B'dir.
Öğrencilerin öğrenme eksikliklerini belirlemek ve bunları düzeltici önlemler
almak öğretmenin yapması gerekli önemli hususlardan biridir. Bunun için
de, öğretmen öncelikle hangi düzeylerde nelerin öğrenildiğini ya da öğrenilmediğine
yönelik bir analiz yapması gerekir. Bunun en iyi yollarından birisi, sorulan
soruların düzeylerini belirleyip ilgili olanları konulara göre dağılımını
yapmaktır.
119. Aşağıdakilerden hangisi program geliştirme sürecinde kapsam değerlendirilirken
yanıt aranan temel sorulardan biri değildir?
A) Kapsam öğrenciler için anlamlı mı?
B) Kapsamın ele alınışı öğretmenlerin becerilerine uygun mu?
C) Kapsam hedeflerle tutarlı mı?
D) Kapsamın sunuluş sırası öğrenme ilkelerine uygun mu?
E) Kapsamda yer alan bilgiler önemli, da- yanıklı ve geçerli mi?
Yanıt B'dir.
Bir eğitim programının kapsamı yani içeriği değerlendirilirken sorulması
gereken sorulardan birkaç şöyledir: kapsam öğrencilerin ya da bireylerin
düzeylerine uygun mu? kapsam öğlenciler için anlamlı mı? kapsam hedeflerle
tutarlı mı, sunuluş sırası öğrenme ilkelerine uygun mu? Ve kapsamda yer
alan bilgiler geçerli ve dayanıklı mı? Buna karşın, Kapsamın düzenlenmesi
öğretmenlerin sahip oldukları yeterliklere göre değil, öğretmenlerin yeterlikleri
kapsama göre şekillendirilmelidir.
120. Seçeneklerde sunulanlardan hangisi hedeflere göre program değerlendirme
sürecinde yer alan aşamalardan biri değildir?
A) Programın amaç veya hedeflerini belirleme
B) Hedefleri, bunlarda ele alınan özelliğe göre sınıflama
C) Hedefleri, gözlenebilir nitelikteki belirtileri ile ifade etme
D) Elde edilen verileri hedeflerde ifadesini bulan düzeylerle karşılaştırma
E) Öğretilecek davranışları göz önüne alarak, içeriği modüllere ayırma
Yanıt E'dir.
Programın amaç ve hedeflerinin belirlenmesi, bu hedefleri belli kriterlere
göre sınıflama, hedefleri gözlenebilir şekilde ifade etme ve hedefleri
diğer düzeylerle karşılaştırma, hedeflere göre değerlendirmede yer alması
gereken unsurlardır, içeriğin modüllere ayrılması hedeflere dayalı değerlendirmeyle
ilgili değildir.
|